Çelik sektörü çok dertli! Satış da çok problem de

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Çelik sektörü çok dertli! Satış da çok problem de

Ekonomi Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Yeniden imar ve kentsel dönüşümle üretimi artıran çelik sektörünün neredeyse ihracat yapmadığı ülke yok. Ancak büyük pazarlar kota, vergi ve anti-damping soruşturmalarıyla engel koyuyor. Enerji ve işçilik giderleri yüksek olan sektör, bu yıl 15 milyar dolar ihracat hedefliyor...

CANAN ERASLAN / BERLİN Çelik sektörü, dünyanın en büyük organizasyonlarından biri olan SteelOrbis 2024 Bahar Konferansı için Almanya’nın başkenti Berlin’de bir araya geldi. 5 yılda bir Türkiye’de yapılan ve Berlin’de 450’ye yakın katılımla gerçekleşen toplantıda çok sayıda ikili görüşme gerçekleşti, yeni ihracat bağlantıları yapıldı.

2024’in ilk çeyreğinde Türkiye’nin çelik ihracatının tonaj bazında yüzde 35 artışla 4,3 milyon ton olarak gerçekleştiğini söyleyen Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Aslan, değer bazında artışın ise yüzde 12 artışla 4 milyar dolar olduğunu dile getirdi. 2023’e göre artış görülse de 2022 yılındaki rekor seviyeye göre yüzde 20’ye yakın bir ihracat düşüşü gerçekleştiğini söyleyen Adnan Aslan “Türk çelik ihracatının yeniden 2021-2022 rakamlarına ulaşması için ÇİB olarak yurt dışı organizasyonlara hız verdik. Litvanya Sektörel Ticaret Heyeti (STH), Wire&Tube Fuarı ve IREPAS katılımlarını gerçekleştirdik ve 22-24 Mayıs 2024 tarihleri arasında da Kuzey Afrika bölgesinin en önemli pazarlarından olan Tunus’a 24 firma ile STH düzenleyeceğiz. Yılın ikinci yarısında ise yakın pazarlarımız ile birlikte Orta Amerika, Batı Afrika bölgelerine STH düzenlemeyi planlamaktayız” dedi.

Avrupa Birliği tarafından uygulamaları başlatılan ve 2026’da resmî olarak başlayacak olan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasına sektör olarak uyum çalışmalarına tam gaz devam ettiklerini söyleyen Aslan “Türk çelik sektörü üretiminin yüzde 70’ini elektrikli ark ocakları ile çelik hurdasının geri dönüşümü ile yapılıyor. Bu sayede dünyanın önde gelen yeşil çelik üreticileri arasında yer alıyor ve AB ülkelerine kıyasla çelik üretiminde çok daha düşük karbon salınımı gerçekleştiriyoruz. Ark ocaklarıyla üretilen elektrikte ise karbon salınımı AB standartlarına göre yüksek. Bunu azaltmak için yatırımlar sürüyor. 2026’ya kadar çelik üreticileri, tükettiği enerjinin en az yüzde 30’unu kendi kaynakları ile, yenilenebilir enerji üreterek sağlamayı hedefliyor” bilgisini verdi.

ÇİN, ÜRETİMİ ARTIRIP FİYATLARI DÜŞÜRÜYOR

 Bu yılın sonunda 17 milyon ton karşılığı 15 milyar dolar ihracat hedefleri olduğu bilgisini paylaşan ÇİB Başkanı Aslan “Geçen yıl ton başına ihracat 1.070 dolardı. Şimdi bu değer 1.000 doların altına düştü. Avustralya’ya kadar ihracatımız var. Zaman zaman Japonya’ya bile satış yapıyoruz. İnşaat çeliği ihraç etmediğimiz ülke kalmadı. Ancak Çin’de iç piyasada sıkıntı var. İhracata yüklenecekler. Tüm dünyanın korkusu bu. Geçen yıl 90 milyon ton ihracat yapmışlardı, bu yıl bunun üzerine çıkacak ve fiyatlar düşecek” dedi.

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN ÜRETİME ETKİSİ BÜYÜK

 Yılın ilk 4 ayındaki üretim artışının temel sebeplerinden birinin 6 Şubat depreminden etkilenen 11 ildeki yeniden imar çalışmaları olduğunu, diğer yandan Marmara’daki kentsel dönüşümün etkisinin de büyük olduğunu dile getiren Adnan Arslan “15 milyon ihracatımız var ama 17 milyon tona yakın da ithalat var. En fazla ABD ve AB’den alım yapılıyor. Bu yıl 15 milyon ton ithalat yapılmasını bekliyoruz” dedi. 

YIKILANDA 40, YAPILAN İNŞAATTA 120 KİLO DEMİR

“Yıkılan binalar 30-40 yıllık binalar. Metrekarede 30-40 kilo demir kullanılmış. Yeni yönetmeliğe göre metrekareye 100-120 kilo demir düşüyor.”

"3.500 LİRAYA İŞÇİ YOK AVANTAJI KAPTIRDIK"

 Türk çelik sektörünün en büyük rakiplerinin Kuzey Afrika ülkeleri, Mısır, Cezayir, Orta Doğu ülkeleri, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emîrlikleri ve Katar olduğunu söyleyen Adnan Aslan “7-8 yıl önce biz net ihracatçıydık. Son 4-5 yılda rakiplerimiz büyük devlet destekleri aldı, yatırım yaptı, net ihracatçı oldu. AB ülkeleri bize çelik satarken, net ihracatçıyken sesleri çıkmıyordu. Ne zaman biz net ihracatçı olduk, anti-dampingler, ek vergiler getirdiler. Kotalar var. Kotalar bitince ihracat da duruyor. Öte yandan rakiplerimizin enerji fiyatları, doğalgaz fiyatları ve işçilik bedellerinin çok düşük olması. Bizde işçilik maliyeti çok arttı. Asgari ücretle çalışan da var ama ikramiyeleri koyduğunuzda rakam tabii ki yükseliyor. Bir kaynakçının günlük yevmiyesi 3.500 lira ama yine de çalışan bulmakta zorlanıyoruz” dedi.

Düzenleyen:  - Ekonomi
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...