Vergisiz telefon desteğinde yaşanılan mağduriyet

A -
A +

Selamün aleyküm Feridun Ağabey. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği, 2. sınıf öğrencisiyim. Ailecek Türkiye gazetesine aboneyiz. Bir Derdim Var köşesi dikkatimi çekti ve ben de tarafınızca uygun görülürse derdimi anlatmak isterim. İrtibat için de gerekirse iletişim bilgimi size gönderiyorum.

 

"Feridun Ağabey, Devletimizin 1 Kasım 2023 tarihi itibarıyla biz üniversite öğrencilerine yapmış olduğu vergisiz telefon ve bilgisayar desteğine müracaat ederek bir telefon satın aldık. Bu destekte, telefonda nihai satış bedelinin %44'ü, tablet ve bilgisayarda nihai satış bedelinin %16’sı devlet tarafından iade edilecekti. Gereken müracaat şartlarını tam karşılamama rağmen uzun bir süredir gsbbiz.gsb.gov.tr adresi üzerinden yapmış olduğum müracaat "IBAN bilgileriniz kontrol ediliyor" safhasında tıkanmış vaziyette olup ilerlememektedir. Hâlbuki e-Fatura sorgulama adresinde "ebelge.gib.gov.tr" satın almış olduğum telefona dair istenilen bilgileri girdiğimde, faturanız sistemde kayıtlıdır şeklinde teyit mesajı almaktayım. Şikâyet var adresinde görülüyor ki birçok öğrenci de aynı dertten mustarip olup sistemin ilerlememesi ve para iadelerinin alınamaması sebebiyle mağduriyet yaşamaktalar. Yaşanılan bu mağduriyeti CİMER'e de ilettim ancak sistemin takip edilmesini telkin eden bir cevap gönderdiler. Dolayısıyla oradan da bir netice alınamadı. Devletimizin yetkili kurumlarından ve ilgililerden yaşanılan bu mağduriyetin giderilmesini, para iadelerinin teslim edilmesini istirham etmekteyiz. Hayırlı çalışmalar efendim.

 

     Rumuz: "Bir üniversite öğrencisi"

 

 

 

Öfkelendiğiniz yer ile öfkelenmeniz gereken yer farklı!

 

 

 

“Feridun Ağabey, Adana'daki Brezilya Karnavalı benzeri düzenlenen bir karnavala katılım için teşvik ilanlarından birisi de camiye asılmış. Bu ilanın buralara asılmasına izin veren Diyanet İşleri Başkanlığı'nı eleştiriyorum. Diyaneti savunanları da eleştiriyorum. Onların anlayacağı şekilde 'Bizantinizm'den de nefret ediyorum” diyerek hayli öfke dolu ifadeler kullanan ve “İbrahim D.” müstear ismiyle yazan değerli okuyucumuz, bu gibi konulara gösterdiğiniz hassasiyeti anlayışla karşılıyoruz. Ancak söz konusu gönderdiğiniz ilanın üzerindeki resmî kurumu görmediniz mi? Biz, görseli yayınlarsak belki bize de öfkelenebilirsiniz “Siz de mi reklam yapıyorsunuz?” diyerek. Onun için ilan görselinize tekrar baktığınızda göreceksiniz ki bu Devletin Kültür ve Turizm Bakanlığının logosuyla yayınlanmış bir ilandır. İlan insanların iştirak ettiği mekânlarda halkın dikkatine sunulmak istenmiştir. Burada ilanı eleştirmek farklı bir konudur. İlanın asıldığı yeri eleştirmek başka bir konudur. Ama her iki konu da Diyanet İşleri Başkanlığı ile doğrudan alakalı olmayan hatta cami dışında bir sütuna asılmaktan başka camiyle alakası olmayan bir konudur. Anadolu’da bir söz vardır: “Vur ama dinle” derler. Bu afişin içeriğine öfkelenebilirsiniz, tepki vermek isteyebilirsiniz ama bu konuda öfkenizi öfkelendiğiniz yere değil, öfkelenmeniz gereken yere göstermelisiniz. Saygılarımızla. F.A.

 

 

Vergisini ödeyen bir esnaf olarak çözüm önerim

 

 

 

“Feridun Ağabey, merhaba. Ben yaklaşık çeyrek asırdan beridir esnaf olarak çalışan, zaman zaman vergimi ödemekte zorlansam da bir kuruş vergi kaçırmayan bütün vergi borcumu da kuruşuna kadar devletime ödeyen bir vatandaşım. Vergi borcunu namus borcu bilmiş bir kimseyim. Çok şükür şu anda da devletime bir kuruş vergi borcum yoktur. Ama çevresine dürüst gözükürken yemeye içmeye para bulurken Yunus Emre’nin “Dervişlik olsaydı taç ile hırka biz dahi alırdık otuza kırka” diye tarif ettiği gibi kılık kıyafetiyle derviş olan nice kimsenin vergi verme konusundaki ipe un sermek istemelerine kahroluyorum.

 

Devletten vergi kaçırma hastalığı bu millette hemen her kesimde var ve devlet de vergi toplama konusunda saç baş yoluyor çareler arıyor. Bir esnaf olarak diyorum ki, oysa gelişmiş olan ülkelerde olduğu gibi vergi oranlarını aşağı çekerek ama herkesten vergi almayı vatandaşa bırakmadan vergi alarak bu konuyu çözemez mi devlet? Yeminle söylüyorum geçen gün rüyamda gördüm inan ki... Çok hoşuma gitti bu fikir. Sizin aracılığınızla Maliye Bakanlığına ve devlet yetkililerine düşüncemi arz ediyorum.

 

Diyelim ki bir pastaneye gitti bir vatandaş. Orada üç yüz liralık bir alışveriş yaptı. Kredi kartıyla da ödeme yaptı. Devlet buradan %8’den %10’a çıkardığı KDV oranını, aksine %5’e düşürse. Ama kredi kartından çekilen paradan bu %5’lik vergiyi bir talimat ile peşin olarak tahsil etse. Daha büyük kazanç sağlamış olmaz mı? Hem vergi esnafın inisiyatifine bırakılmamış olur. Hem peşin tahsil olur. Hem kimse çok vergi ödüyorum diye sızlanmaz. Vergi ödeyen dürüst esnaf olmak aslında herkesin arzu ettiği bir durumdur. Saygılarımla.”

 

     Şaban Kardeş-Tekirdağ

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.