Devlet büyüklerine sesleniyorum!..

A -
A +

Türkiye Birinci Ligi Futbol Müsabakalarının Teleon adlı TV kanalında olması dolayısıyla yaklaşık üç ay önce Teleon yayın paketini almış bulunmaktayım. Aldıktan yaklaşık bir ay sonra, bilindiği gibi Türkiye Birinci Ligi Futbol müsabakaları yayınları Teleon TV'nin Türkiye Futbol Federasyonu'na verdiği sözü yerine getirmemesi dolayısıyla, maç yayınları Teleon TV'den alındı. Ve Teleon paketi boğazımıza kaldı. Tüm futbolseverleri mağdur durumda bıraktı. Neden mi? Çünkü bir yıllığını peşin ödeyerek aldığımız Teleon paketini iade etmemiz gibi bir şansımız yoktu. Yani kalan dokuz aylık zamanı Teleon TV'nin zaten maç yayınları dışında, bize hitap etmeyen yayınlarını oldukça pahalı bir şekilde izlemeye mecbur bırakıldık. Soruyorum, böyle bir şey olabilir mi? Sadece maç yayınlarını izlemek için aldığım ve maç yayınları kendisinden alındıktan sonra Teleon paketi benim ne işime yarar ki? Neden iade etmek gibi bir hakkımız yok! İkinci bir konu da, Star Gazetesi'nin şimdiye kadar vermiş olması gerektiği V3690 Motorola marka cep telefonu ve OX kart GSM hattı. Kuponları bir buçuk ay önce verilmesine rağmen telefonlar hâlâ verilmedi. Acaba gelecek yıl verebilecekler mi (!) Buradan tüm Devlet büyüklerine sesleniyorum... Bu kuruluşlar neden takip edilmiyor? Ben devletimize güveniyor ve bu kuruluşlar hakkında gerekli tahkikatın yapılacağına inanıyorum. Ferit Önder Sınır ticareti ve vergi kaybı Dünkü yazımda sınır ticareti ile uğraşan vatandaşların problemlerini dile getirmiştim. Ama bunun ardı arkası kesilmiyor. Meğerse çok önemli bir konuya parmak basmışız. Bilindiği gibi Irak ve İran'dan sınırda yaşayan vatandaşlar bazı mallar karşılığı ticaret yaparlar. Ağırlıklı olarak akaryakıt alınıyor. Sınır kapılarına gidenler bilir, kamyon kuyrukları kilometrelerce uzar. Bu kamyonlar Irak'a genellikle gıda maddesini götürür, karşılığında petrol getirir. Onbinlerce kamyoncu esnafı, milyonlarca insan bu sayede ekmek parası kazanıyor. Zaman zaman sınırlanmasına rağmen, bu alışveriş bölgeye büyük canlılık getiriyor. Rahatlama olduğu dönemlerde, hayat, ticaret canlanıyor, insanların yüzü gülüyor; bu canlanma bütün Türkiye'ye sirayet ediyor. İstanbul'daki üreticiler bile bu bölgeye mal sevkiyatını hızlandırıyor. Ama ne hikmetse her seferinde bir bahane bulunur, bu ticaret sudan bahanelerle sınırlandırılır. Milletin verdiği vergilerle dolgun maaşlar alan, hiçbir sıkıntısı olmayan bazı bürokratların öne sürdükleri gerekçelerle bu canlanma baltalanır zaman zaman... Vergi kaybı mı? Devletin trilyonlarca lira vergi kaybına uğradığı iddia edilir, her seferinde. Ama kimse bunun gerçek yönünü araştırmaz. Devletin ithal ettiği akaryakıt için her yıl 3 milyar Dolardan fazla döviz harcadığını hatırlamazlar. Nevşehir'de çürümeye terkedilen patates, soğan; dışarıya satamadığımız şeker veya tekstil ürünlerini Irak'a götürüp, karşılığında da akaryakıt alırsak bundan devletin kaybı mı olur? Bu seyede canlanan hayat, işi düzelen esnaf, sağlanan güven ortamı ve içbarış da işin cabası... Bütün bu olumlu ortam sayesinde devletin kazanacağı vergi ekonomi bilgisinden mahrum kişilerin bile anlayacağı gibi; iddia edilen kaybı kat kat geçer... Sınırda sıkışmış kalmış bölge insanını bu hakkından mahrum etmek, onları peşinen açlığa terketmek demektir. Bu da vatanını, milletini seven insanların yapacağı iş olmamalı. Bu ticaret, sadece birilerinin işine gelmez, birileri için kayıp olur; dağıtım tekelleri... Onların sesleri, milyonlarca bölge insanının sesinden daha çok çıkıyor, politikacıları ve bürokratları daha çok etkiliyor anlaşılan. Ama bu iş artık çok önemli, bazılarının menfaatiyle ölçülemeyecek kadar önemli. Sınır ticaretini kısmak şöyle dursun, bütün sınırlamaları kaldırmak gerekir. Bu yollar bütün Türkiye'ye nefes aldıracak çok önemli kanallardır. Herkesin ekonomik kriz sebebiyle perişan olduğu bugünlerde, bu can damarları kısılmamalı... Tapu ve Kadastro'daki geçici işçilerin isteği Sayın Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez'in dikkatine; Bizler Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışan geçici işçileriz. Hükümetin aldığı yerinde bir kararla bazı kamu kuruluşlarında çalışan geçici işçileri sürekli işçi kadrosuna geçirmye çalışması hepimizi sevindirmiştir. Ancak öğrendiğimiz kadarıyla bizler bunun dışında tutulmuşuz. Bunu bize yapılmış bir haksızlık olarak kabul ediyor ve üzülüyoruz. Bizlerin de bu karardan yararlandırılmamız için gereken gayreti göstereceğinize inanıyor ve bekliyoruz. ¥ Bir grup geçici işçi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.