Medyada hatalar

Medya; gazeteler, magazinler, radyo ve televizyonu kapsar bir kurumdur. Gelişmekte olan ülkelerde gelişmeye yardımcı olur, gelişmiş ülkelerde medya ve basın özgürlüğü vardır. Medyadaki bilhassa gazeteler taraf tutmamaları haberleri tam bir tarafsızlıkla vermelidirler, yandaş olmamalıdırlar. Parti ve diğer taraflı görüşler makalelerde belirtilebilir. Gazetecilerin ideolojileri olabilir ama haberler tam bir tarafsızlıkla verilmelidir. Dış haberler değişebilir. Nitekim son Norveç faciasında katliamda kayıp sayısı 90'ın üstündedir denirken Norveç polisi tam sayının 78 olduğunu bildirmiştir. Bizde gazeteler eğitim alanındaki rollerini bildiklerinden kadrolarına doktorları, ekonomistleri, siyasetçileri alırlar. Ama biliriz "Kul hatasız olmaz" Bilhassa köşe yazarları yazılarında veya gazetede kullanılan fotograflarda hata yaparlar. Hatalar daha ziyade tarih alanında yapılmaktadır. Bilhassa yabancı devlet adamlarının, olayın geçtiği yerin isimleri yanlış olabileceği gibi başka adam, kadın veya yer ismi de kullanılmaktadır. Bu memleket dahilinde yapılırsa affedilmesi daha güç olur. Ben iki örnek vereceğim: Büyük bir gazetemizin orta sayfasında bir müddet önce bir fotograf çıktı. Bunda kaput giymiş Atatürk'le yine yanında kaput giymiş bir paşa vardı ve altında da "Mustafa Kemal Paşa Fevzi Paşa ile birlikte" deniliyordu. Halbuki Atatürk'ün yanındaki Fevzi Paşa değil Kazım Karabekir Paşa idi. Bir mektup yolladım ertesi gün düzelttiler... Diğer örnek ise şudur: Diğer bir gazetede bir makalede "Mustafa Kemal Cumhurbaşkanı olduktan sonra ilk resmi seyahatini İngiltere'ye yaptı" diye yazılmıştı. Bu yazar çok kıymetlidir. Ondan çok şey öğrenmiştim ama Atatürk Cumhurbaşkanı olduktan sonra yurt dışına hiç seyahat yapmadı. Onu başta İngiltere kralı 8. Edward, İran Şahı Pehlevi (bu iki hükümdarı Atatürk'ün yanında uzaktan görmüştüm) altı devlet başkanı Ata'yı ziyaret ettiler. Medyamızı kuvvetlendirmek üzere ilk İstanbul Üniversitesinde sonra diğer üniversitelerde iletişim fakülteleri açtık...