Söz dinlemeyenin hali

A -
A +

Kadı Şeyh Efendi, Manisa-Alaşehir'de medfun bir velîdir. Bir grup talebesiyle sefere çıktı bir gün. Dönüşte Manisa'ya yaklaşmışlardı ki, talebesinden biri huzuruna geldi ve - Hocam, ben önden gidip, gelmekte olduğumuzu haber vereyim, diye arzetti. Kadı Şeyh Efendi; - Lüzum yok, buyurdu. - Neden hocam? - Habersiz gidelim de sürpriz olsun. Sonra istirahate çekildiler. Ancak o talebe dinlemedi hocasını. Ondan habersiz düştü yola. Bir müddet gitmişti ki, yolda bir yılan çıktı önüne. "Gidemedin mi evladım?" Yolun tam ortasında heybetle durmuş, geçit vermiyordu talebeye. Eh, olacağı buydu elbet. Yılan engeliyle karşılaşınca anladı hatasını. Pişman ve üzgün olarak geri döndü. Hocası onu görünce, mânâlı mânâlı gülümsedi. - Gidemedin mi evladım? Talebe büktü boynunu. - Affedin hocam. - İzinsiz iş yaparsan böyle olur. Bir daha yapma! - Başüstüne hocam. *** Bir gün de namazın öneminden bahsederken, - Kardeşlerim, bir evde "Kapı" neyse, bu dinde "Namaz" odur, buyurdu. Temelsiz bina olur mu? - Nasıl yani hocam? Buyurdu ki: - İslam binasının kapısı "Namaz"dır. Namaz kılmayan, o evden içeri girip, içerdeki güzelliklere kavuşamaz. Evin etrafında dolanıp durur. Sonra sordu cemaate: - Temelsiz bina olur mu? - Olmaz, dediler. Buyurdu ki: - İslam binasının temeli de "Namaz"dır işte. Temelsiz bina olmayacağı gibi namazsız da Müslümanlık olmaz. Şöyle bitirdi: - Müslüman demek, "Namaz" demektir. E-mail: auyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 Fax: (0 212) 454 38 29

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.