Okumak ve okutmak...

A -
A +

Nişabur'da medfun bulunan büyük veli Ebu Abdullah el Mukrî hazretlerinin ömrü insanlara hizmetle geçmişti. Sonunda bir hastalığa yakalandı. Meğer "Ölüm hastalığı"ymış bu. Ateşler içinde kıvrandığı halde diz üstü oturur, ayağını uzatıp yatmazdı. Halbuki oturacak takati yoktu. Bu hal dikkatini çekti oğlunun. Yanına gelip diz çöktü. - Babacığım! - Buyur evladım. - Ağır hastasınız şu anda. - Evet, elhamdülillah. - Hani diyorum ki, şöyle ayaklarınızı uzatıp yatsanız olmaz mı? Rahat edersiniz. Güzel dersin de... Oğluna şefkatle baktı mübarek: - Hey oğul güzel dersin, ama... - Aması ne baba? - Uzatayım da kime karşı uzatayım? Delikanlı sağına soluna baktı. - Burada kimse yok ki babacığım. - Var evladım. Senin görmediğin kimseler var burada. - Kim var baba? - Melekler oğul. Melekler var. Onlara karşı mı ayak uzatayım? Oğlu pişman oldu öyle söylediğine. - Özür dilerim babacığım, dedi ve açtı Kur'an-ı kerimi, başladı okumaya. Az sonra babası "Allah" deyip ruhunu teslim etti. *** Bir gün nasihat istediler bu zattan. - İki şey çok mühimdir, buyurdu. - Onlar nedir hocam? - Okumak ve okutmak. Öğretmek daha sevap Sonra izah etti bunları. - Okumaktan maksat, "İslamiyeti öğrenmek", okutmaktan maksat da öğrendiğini "Başkalarına öğretmek"tir. Öğretmek, öğrenmekten daha sevaptır. *** Bir genç de sordu bir gün bu zata. - Hocam, ihlasımın artmasını istiyorum, ne yapayım? Buyurdu ki: - İslâm büyüklerinin, evliyaların hayatlarını oku öyleyse. - O zaman ihlasım artar mı? - Evet evladım. Çünkü onların kapleri çok nurludur. Hayat hikâyeleri okunursa, sevgileri kalbe dolar. Onları sevince de kalp nurlanır, temizlenir. İhlas hasıl olur böylece. E-mail: auyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 Fax: (0 212) 454 38 29

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.