Bir küçüğün büyük cevabı!

A -
A +

Mısır'da yetişen büyük velilerden "Ebül Hayr el Aktâ" hazretleri, çocukları çok sever, ilgilenirdi onlarla. Bir gün yine oynayan çocukları gördü sokakta. Ancak bir tanesi köşeye çekilmiş, seyrediyordu sadece. Yanına gidip sordu: - Sen niçin oynamıyorsun evladım? Çocuk omuz silkti. - Ben oynamak istemiyorum. - Niçin yavrum? Kalk, sen de katıl oyuna. - Hayır amca, oynamayacağım. - Neden ama? Çocuk, vakurane bir eda ile; - Niçin oynayacakmışım? dedi. Biz oyun için yaratılmadık ki! "Ne için yaratıldık?" Bu söz, çok hoşuna gitti mübareğin. - Peki yavrum ne için yaratıldık? - Rabbimize ibadet etmek için. Eliyle başını okşadı yavrucağın. - Evladım, sen henüz çocuksun. Günahın da yok. Şimdi oyna, büyüyünce ibadet edersin. - İyi ama, babam ocağı yakarken, kalın odunları "ince çırpılar"la tutuşturuyor. Ben, Cehennemde yanan ince çırpılardan olmak istemiyorum. Mübarek, araştırdı bu çocuğu. "Seyyit"lerden olduğunu öğrendi sonunda. Eh, Resulullah'ın torununa da bu yakışırdı elbet. ??? Bu zat, bir kandil gününde sevdikleriyle sohbet ediyordu ki; - Bugünler, "Umumi af günleri"dir, buyurdu. "İnkâr eden, mahrum kalır" - Nasıl yani? diye sordular. Buyurdu ki: - Hani hükümetler, zaman zaman "Genel af" çıkarıp suçluları affederler ya. - Evet hocam. - İşte Allahü teala da sevdiği kullarının birikmiş günahlarını bağışlamak için "Umumi af" ilan ediyor böyle mübarek günlerde. Fakaat... - Fakatı ne hocam? - İnanmak şartıyla tabii ki. Yeter ki o geceye, "O gece" olarak inanalım ve ümitli olalım. - İnanmayan istifade edemez mi yani? - Hayır. Büyüklerimiz, "İnkâr eden, mahrum kalır" buyurmuşlardır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.