"Yakalayıp getirin!"

A -
A +

"Hacı Bayrâm-ı Velî", hem ders okutuyor, hem de halka nasîhat ediyordu camide. Ama Onu çekemeyenler, koştular pâdişâha; - Sultanım, Ankara'da "Hacı Bayram" diye biri var ki, dediler, insanlar akın akın ona gidiyorlar. Korkarız, ileride isyân bile çıkarabilir. Pâdişâh işin mahiyetini anlamak istiyordu: - Öyleyse yakalayıp, getirin onu bana! Ve ilave etti. - Gelmek istemezse, zincire bağlayıp zorla getirin! Askerler; - Ferman pâdişahımızındır, dediler. Ve yola revân oldular. Ankara'ya az kalmıştı ki, iki kimseye rastladılar. Biri "genç", öbürü "ihtiyâr". Ama nur yüzlü ve sevimli bir ihtiyardı bu. Askerlere sordu: - Evlatlar böyle nereye gidersiniz? - Ankara'ya efendi baba. - Ne için? - Orada sultâna baş kaldıran isyancı biri varmış. Onu tutup sultanımıza götüreceğiz. - Adı neymiş? - Hacı Bayrâm. - Ya gelmek istemezse? - Olur mu baba? Padişah emri bu. Zincire vurup zorla götürürüz. Hacı Bayram-ı Velî gülümsedi. - Aradığınız benim, dedi. Padişahın fermânı başım gözüm üstüne. Askerler mahcup olmuşlardı. - Olur mu efendim, aradığımız siz olamazsınız. Biz, devlete başkaldıran bir isyâncı arıyoruz. - Haydi uzatmayın, gidelim. Pâdişâhı bekletmeyelim. Ve berâberce, geldiler Edirne'ye. Sultân merak ederdi: "Bu isyâncı kim?" diye. Bir "Eşkıyâ" beklerken, "Nûr yüzlü velî" bir zât gördü karşısında. Baş köşeye oturtup sohbetini dinledi. Onu ihsânlara boğmak istedi. Kabul etmeyince ısrar etti. Hacı Bayram-ı Velî hazretleri; - Pâdişâhım, buyurdu. Mutlaka bir ihsan gerekiyorsa ve siz uygun görürseniz, talebelerimiz vergi ve askerlikten muaf olsunlar. Pâdişâh, "Olur" dedi. Onun bu teklîfine ve bir "Ferman" yazdırıp verdi mübarek eline... Ona talebe olanlar muaf oldular vergiden... > E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.