Evlenmek istiyordu...

A -
A +

İstanbul'da medfun bulunan "Merkez Efendi", hocası "Sümbül Sinan" Efendinin bir defa sohbetinde bulunmakla âşık olmuştu ona. O günden îtibâren talebesi olmuş, Onun teveccühüyle çok şeylere kavuşmuştu. Hatta birinci talebesi olmuştu. Hocası da onu çok sevdi. Ve kısa zamanda mutlak icâzet verdi kendisine. Her şey yolundaydı. Her şey tamamdı. Amaa bir şey hariç. Yaşı yirmidokuza geldiği halde bekârdı henüz. Evlenmek istiyordu. Ama kiminle? Hocasının bir kızı vardı. Ama nasıl söyleyecekti bu isteğini? Bir aracı koyarak arz etti nihayet. Ertesi gün hocası Sümbül Sinan Efendi çağırıp sordu kendisine: - Sen evlenmek mi istiyorsun evladım? - İzin verirseniz hocam. - Peki kiminle evleneceksin? Mahcubiyetinden önüne baktı. - Şeyy... Mübarek gülümsedi. - Anladım, bizim kıza talipsin. Onu sana veririm, ama bir şartla. Merkez Efendi rahatlamıştı. - Her şartı kabul ediyorum hocam. - Şartım biraz ağırdır. Yapabilecek misin bakalım? - Himmetinizle inşallah yaparım. - Pekâlâ, "bir yük altın" getir bizim eve. Hiç tereddüt etmedi. - Baş üstüne! İyi de, nerden bulacaktı bir yük altını? Hemen geçti faaliyete. Önce üç-beş çuval buldu. İçini "Toprak"la doldurdu. Ağızlarını dikerek gönderdi hocasının evine. Sonrasını tahmin edersiniz. Evde çuvallar açılınca birden, çil çil "Altınlar" döküldü içlerinden. Hocası hiç hayret etmedi. - Evlâdım! buyurdu. Benim muradım altın değildi. Ve ekledi: - İstedim ki, hanım da tanısın seni, o da seve seve versin kerîmesini. Ve evlendiler. Cenab-ı Hak şefaatlarına kavuştursun. ------ E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.