Şeytânın hîleleri -1-

A -
A +

Abdullah-el Acemî buyurdu: (Ey insanlar! Biliniz ki, insanın üç büyük düşmânı var. Birisi Şeytân'dır ki, damarlarda dolaşır. Günâha sokmak için gece gündüz uğraşır. Evvelâ her kişinin, za'fını tesbît eder. Meselâ çok ibâdet yapıyorsa, şöyle der: (Ne için bu kadar çok ibâdet yapıyorsun? Allah, ibâdetlere muhtâç mı sanıyorsun? Ne kadar çok ibâdet yapsan da ihlâs ile, Bir göz'ünün şükrünü îfâya yetmez bile.) Şeytân böyle der ise, şöyle cevap veririz: (Evet, muhtâç değildir ibâdete Rabbimiz. Ve lâkin ibâdete, benim var ihtiyâcım. Çünkü ben kul olarak her an Ona muhtâcım.) Bu defâ şeytân der ki: (Ama sen daha gençsin. İbâdette, ne kadar çok acele edersin. Önce "dünyâ işi"ni düzene koy, râhat et. Yaparsın daha sonra çok amel ve ibâdet.) Buna karşı deriz ki: (Evet ben henüz gencim. Lâkin bilmiyorum ki, ne gün gelir ecelim? Ben, bu günün işini bırakırsam yârına, Ne bahâne bulurum mahşerde Yaradan'a.) Şeytân der ki: (Haklısın, ecel belli değildir. Her tâati, acele yapmak daha iyidir. Bunun için namâzı, çabuk çabuk edâ et. Böylece az zamanda, yaparsın çok ibâdet.) Bu sefer de, şeytâna şöyle cevap veririz: (Her tâatin şeklini, bildirmiştir dînimiz. Hiç hatâsız olarak yapılan az ibâdet, Hatâlı çok tâat'ten üstündür daha elbet.) Bu sefer şeytân der ki: (Sen, çok iyi bir kulsun. Her bir ibâdetini, kusûrsuz yapıyorsun. Bunun için, herkese göster ki amelini, Herkes, sana bakarak düzeltsin her hâlini.) Onun bu hîlesine, şöyle cevap verilir: (İnsanların görmesi, hiç de mühim değildir. Ben ibâdet yaparım, Rabbimin emri diye. Ne için göstereyim, bunu Ondan gayriye? Benim ibâdetimi görse de çok insanlar, Hattâ beğenseler de bana ne fayda sağlar.) "devamı yarın" ------- E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.