Zühd, verâ ve takvâ

A -
A +

Beğenilen kırk güzel huy ve ahlâktan, yine, Üçüncüsü "Zühd"dür ki, lâzımdır her mümine. Zühd odur ki, haram ve şüpheliye düşmemek, Maksadıyla mubahın pek çoğu edilir terk. Resûlullah buyurdu: (Kıyâmet günü, ancak, Allahü teâlânın lutfuna kavuşacak, Olanlar, verâ ehli ve zühd sahipleridir.) Zühd, malın fazlasını dağıtmaya da denir. Yahyâ ibni Muâz da buyurdu ki: (Zühd demek, Dünya nîmetlerinin, etmektir çoğunu terk.) İmâm-ı Muhammed de şöyle bildirmektedir: (Alış veriş bilgisi, zühd için kâfi gelir. Ancak bütün işlerde, İslâma tam uymakla, Doğru alış verişle ele geçer zühd, takvâ.) Ahmet ibni Hanbel de, der ki: (Zühd üç türlüdür. Haramı terk eylemek, câhillerin zühtüdür. Âlimlerin zühtü de, hem kaçmaktır haramdan, Hem dahî helâllerin kaçmaktır fazlasından. Âriflerin zühdüyse, Allahü teâlâyı, Hep hatırlamak için unutmaktır dünyayı.) Bir güzel ahlâk dahî "Verâ" ile "Takvâ"dır. Bunlar da her mümine lâzım olan ahlâktır. Verâ, şübhelilerden, Takvâ da haramlardan, Allah rızâsı için sakınmaktır her zaman. Bir kimsede verâ ve takvâ var ise şâyet, Ele geçmiş demektir büyük devlet ve nîmet. Hadîs-i şerîflerde Resûlullah buyurur: (Verâ sahiplerinin namazı makbul olur.) Olamadı hiçbir şey verâ gibi kıymetli. Verâ ile takvâdır dînimizin temeli. Talak sûresinde de buyurdu ki Rabbimiz: (Takvâ sahiplerinden dertleri gideririz.) Ve onlara ayrıca, ederiz ilmi ihsân.) Ancak bugün pek yoktur takvâ sahibi insan. Ehl-i sünnet âlimler ve dört mezheb imâmı, Bunlar, verâ ve takvâ sahibiydi tamamı. İnsan takvâ sahibi olursa kendi eğer, Nasîhat ettiğine sözü de tesir eder. Verâ sahipleriyle bir arada bulunmak, Sadaka vermek gibi sevap olur muhakkak. > E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.