"Ben iki kurbanlığın oğluyum"

A -
A +

Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını ve bu kitaplardaki nakilleri hüccet, delil almayıp, Yahûdi kaynaklarını delil alan bazı kimseler; "Hazret-i İbrâhîm'in oğlunu kurban etmek istediği gün belli değildir ve kurban edilecek olan, İsmâîl aleyhisselâm değil, İshak aleyhisselâm idi" diyorlar. Halbuki Peygamber efendimiz; (Ben iki kurbanlığın oğluyum) buyurmuştur. Bu hadîs-i şerîf, kurbanlığın, hazret-i İsmâîl olduğunu gösteriyor. Çünkü Peygamber efendimiz, hazret-i İsmâîl'in soyundandır. Abdullah ibni Abbâs ve Hasan-ı Basrî hazretleri; "Kurban edilecek olan, İsmâîl aleyhisselâm idi" buyurmuşlardır. KURÂN-I KERÎM BİLDİRİYOR Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını okumayan bazı kimseler, kurban edilenin hazret-i İshak olduğunu, Yahûdîlerin ellerinde bulunan uydurma Tevrât ile isbât etmeye kalkışıyorlar. Hâlbuki, eldeki Tevrâtların bozuk, uydurma olduğunu Kur'ân-ı kerîm haber vermektedir. Kur'ân-ı kerîm, kurbanlığın İsmâîl aleyhisselâm olduğunu bildirmektedir. Sâffât sûresinin 100. ve sonraki âyetlerinde meâlen; (Yâ Rabbî! Bana iyilerden bir oğul ver. Biz de, Ona halîm [çok uysal] bir oğlan müjdeledik. Çocuk, İbrâhîm aleyhisselâm ile yürüyecek çağa gelince, İbrâhîm, "Ey oğulcuğum! Rüyâda, seni boğazladığımı görüyorum. Bir bak, ne dersin?" dedi. Babacığım, sana emredilen ne ise, onu yap! İnşâallah beni sabredicilerden bulursun, dedi. İkisi de, Allahın emrine teslîm olunca, İbrâhîm, oğlunu alın üzeri yere yatırdı. [Bıçak çocuğu kesmedi.] Ey İbrâhîm! Rüyâya sâdık oldun. İyi hareket edenleri biz böyle mükâfatlandırırız, dedik. Bu iş, açık bir imtihân idi. Oğlunun yerine [kesilmek üzere] büyük bir koç verdik. Bundan sonra, Ona iyilerden İshak'ı Peygamber olarak müjdeledik. Ona ve İshak'a bereket verdik. Onların soylarından iyi olanlar da, nefsine zulmedenler de vardır) buyuruldu. Bu âyet-i kerîmeler, kurban edilenin İsmâîl aleyhisselâm olduğunu açıkça göstermektedir. Çünkü İbrâhîm aleyhisselâm; "Rabbimin bana emrettiği yere giderim" diyerek hicret edince, önce İsmâîl aleyhisselâm daha sonra da İshak aleyhisselâm ihsân edildi. Bu gerçek niçin gizlenmektedir, anlamak gerçekten çok zor. Mir'ât-i Mekke kitâbında deniyor ki: "Halife Ömer bin Abdül'azîz hazretleri zamânında Yahûdî hahamlarından biri Müslümân oldu. Halîfe Ömer bin Abdül'azîz hazretleri buna; -Kurban olunacak, İsmâîl aleyhisselâm mı, yoksa İshak aleyhisselâm mı idi? dedi. -Yâ halîfe! Yahûdîler, hazret-i İsmâîl'in kurban olunduğunu bilirler. Fakat İsmâîl aleyhisselâm, Muhammed aleyhisselâmın ceddi olduğu için, kendi cedleri olan İshak aleyhisselâmın kurban olduğunu söylüyorlar, dedi." Müslüman görünüp, İshak aleyhisselâmın kurban edilmek istendiğini söyleyenler de, acaba Yahûdîlerin ve Hristiyânların yolunda gittikleri için mi, İsmâîl aleyhisselâmın kurban olunmasını inkâr ediyorlar. İSMÂİL İLE OTURURKEN... El-Kâmil fit-Târîh kitabında diyor ki: "Bir gün İbrahim aleyhisselâm ibâdet ettiği mihrâbda uyudu. Rüyâsında oğlu İsmâil ile otururken bir melek gelip; -Ben, Allahü teâlânın elçisiyim. Allahü teâlâ bu oğlunu kurban etmeni istiyor dedi. Hazreti İbrahim korku ile uyandı. Rüyâ Rahmânî midir, yoksa şeytanî midir? diye tereddüt etti. O gün hep bu rüyâyı düşündü. İkinci gece aynı rüyâyı gördü. Rahmânî olduğunu anladı. Bu güne 'Arefe' denildi. Üçüncü gece yine aynı rüyâyı gördü. Artık Hak teâlânın emri olduğuna şüphesi kalmadı." Netice olarak, İbrâhîm aleyhisselâmın hangi oğlunu kurban etmek istediği, dinde inanılması lâzım olan bilgilerden değildir. Fakat Ehl-i sünnet âlimlerine saldırmak, onları karalamak, küçük düşürmek ve çok önemli bir şeymiş gibi, bazı kimseler, kurban edilmek istenenin İshak aleyhisselâm olduğunu ileri sürmektedirler. Böyle düşünenlere, ehl-i sünnet âlimleri gerekli cevapları her zaman vermişlerdir. İbni Âbidîn'de buyuruluyor ki:; "Müslümânların lüzûmu olmayan din bilgilerini konuşmaları uygun değildir. İsmâîl aleyhisselâm mı yoksa İshak aleyhisselâm mı daha üstündür? Kurban edilen hangisidir? Hazret-i Âişe mi dahâ üstündür, yoksa hazret-i Fâtıma mı, sormamalıdır. Bunları öğrenmek lâzım değildir. Allahü teâlâ bu gibi şeyleri öğrenmeyi emretmedi."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.