Kemal Bey mağdur olmak istiyor

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon'un yeminli ve sadık avukatlığını sürdürme konusunda kararlı. Kaset skandalı ile CHP'nin başına getirenlere diyet borcu bu olsa gerek. Aklıselim CHP'lilerin ikazına aldırmadan "bir" davanın sanıklarını milletvekili seçtirdi. Yıllardır 'milletvekili dokunulmazlığı kalksın' diyen ve 30 bin tutuklu için gıkını çıkarmayan CHP, "Silivri'deki 3 tutuklu için" tüm iddialarından vazgeçti. Kemal Bey Silivri'de şov üstüne şovlar yaptı. Silivri'de davalara bakan mahkemelere, hâkim ve savcılara ağza alınmayacak hakaretler yağdırdı. Hâkim ve savcıları eleştirebilirsiniz, karar ve uygulamalarını eleştirebilirsiniz. Ama ana muhalefet lideri olmanız size kimseye hakaret etme hakkı vermez. Savcılar, hakkında fezleke düzenleyip Meclis'e gönderince Kemal Bey bunu fırsat bildi. Hakkında ilk fezlekeymiş gibi ucuz kahramanlıklar yapıyor. Halbuki birçoğu hakaretten kaynaklı 13 fezlekesi var Meclis'te. Kimse sormuyor; "Önceki fezlekelere hiç itiraz etmedin, tepki vermedin, ne oldu da şimdi tavana zıplıyorsun? Mecliste 622 fezleke var, hayırdır yeni mi haberin oldu? Başbakan'la, Sayın Arınç'la ve birçok bakanla ilgili fezleke var. Meclis'te sizin hukuk karşısında ayrıcalığınız mı var?" diye... Kendisine bir sorum var. CHP; savcı ve hâkimlerin şu anda uyguladığı, ceza kanunuyla, terör suçlarını düzenleyen kanunları iktidar partisiyle uzlaşarak çıkarmadı mı? O kanunlarda Meclis'e ve hükümete karşı işlenen suçlar terör suçlamaları kapsamında değil mi? Sayın Kılıçdaroğlu, o kanunlara CHP destek verirken mecliste değil miydi? Ayrıca 2002'den bu yana 'milletvekili dokunulmazlıkları' kaldırılsın diyen partinin lideri fezlekeyle dokunulmazlığının kaldırılması talebine neden isyan ediyor? Zaten gereksiz buluyordun, bırak kaldırsınlar, niye feryat-figan ediyorsun? Nerede kaldı CHP'nin hukuka saygısı! İşin gerçeği şu, CHP'de parti içi muhalefet ayağa kalkmış durumda. Dersim tartışmaları, partide gerçekleştirdiği kadrolaşma hareketi, son olarak milletvekili maaşlarına zam konusundaki tutarsızlıklar ve partinin oylarının erimesi Kemal Bey'in sıkıntıları. Bir can simidi arıyordu. O, fezleke oldu. Mağdur görünmek, hatta mümkünse mağdur olmak istiyor. CHP'nin başında kalmak ve tabanı diri tutmak için başka çaresi de kalmadı. Hırçınlaşmasının diğer bir sebebi. Yargı CHP'nin veya herhangi bir gücün arka bahçesi olmaktan çıktı. HSYK ve yüksek yargı üyelerini artık belirleyemiyorlar, istedikleri kararları çıkaramıyorlar. CHP'nin bu yeni duruma alışması zaman alacak. Yargı geçmişimizde CHP'nin dava kaybetmesi diye bir gelenek yok. Ama Kemal Bey dava kaybediyor. Mesela Kayseri Belediye Başkanının açtığı tazminat davası. Kaybettiği başka davalar da var. Ondan hırçınlanıp hakaret yağdırıyorlar. CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan ne demişti?; "Bize HSYK'da YARSAV'ın militanı olacak adam lazım." Sorunları bu sözde düğümleniyor. "CHP Genel Başkanı ile hesaplaşmak mı istiyorsunuz, kaldırın dokunulmazlığımı" diyorsunuz. Sizinle kim neden hesaplaşsın? İktidar partisi sizinle sandıkta hesaplaştı. Sonuç ortada. İktidar, siyaseten zorlayamayan bir muhalefet liderinin varlığından mutlu. Sizin varlığınız ve gücünüz belli, bu durum kimse için rahatsız edici bu durum değil ki. Ayrıca hâkim ve savcıların sizinle özel olarak ne işi olabilir?