Kılıçdaroğlu'nun tepkisini anlayamadık

Deniz Baykal'ı koltuğundan eden ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkan olmasının yolunu açan meşhur kaset olayını CHP yönetimi unutmuştu. Kemal Bey, genel başkan koltuğuna oturduğu gün yargıya intikal eden bu olayın peşini bırakmayacaklarını, eski genel başkanlarına düzenlenen bu tuzağın ortaya çıkarılması için ne gerekiyorsa yapacaklarını ve konuyu yakından takip edeceklerini söylemişti. Öyle olmadı; tam tersine yeni CHP yönetimi, bırakın takip etmeyi meseleyi ağzına bile almadı. KCK, Ergenekon duruşmalarına gözlemci gönderen CHP yönetimi kaset davası ile hiç ilgilenmedi. Sayın Baykal'ın da talebi ile davada yeni bir gelişme yaşandı. Soruşturmayı yürüten savcı kasetin çekimi ve yayınlanması konusundaki örgüt bağlantılarının araştırılması için dosyayı özel yetkili savcıya devretti. Olay sil baştan sorgulanacak. Bu gelişme karşısında memnun olmaları beklenirken, CHP yönetiminin bundan rahatsızlık duyması şaşırttı herkesi. Kemal Bey bu gelişme karşısında ilginç bir açıklama yaptı. Dedi ki: "Önümüzdeki günlerde özel yetkili savcı CHP'yle ilgili bir dosya çıkaracak. Ortalık birbirine girecek. Hayali isimler, gizli tanıklar koyup bir şeyler yapacak!.." Herkes şu soruyu kendisine sorsun; Kaset komplosunun detaylı bir şekilde soruşturulacak olması CHP genel başkanını neden rahatsız ediyor? Niçin geriyor? CHP mağdur ama şikâyetçi değil. Bu alçak komployu hazırlayanların ortaya çıkarılması için atılan bu olumlu adımlar Kemal Bey'i neden telaşlandırıyor? Anlamadık. Olayın akabinde, "Bu bir komplodur, Hükümet komployu açığa çıkarmalıdır" diye çağrıda bulunan siz değil miydiniz? Baykal'ın avukatı, "Biz soruşturmanın başından beri, işin organize bir örgüt tarafından yapıldığını söylüyorduk" diyor. Örgüt varsa özel yetkili savcı ancak ortaya çıkarabilir. Ne kötülük var bunda? Kemal Bey bu durumu neden CHP için tehlike olarak görüyor? Sayın Kılıçdaroğlu, bir zamanlar, "Baykal istifaya ikna edilecek yerine Kılıçdaroğlu gelecek diye rapor hazırlayanların, hazırlattıranların deşifre edilmesinden mi çekiniyor? CHP'yi dizayn etme girişimlerinin ortaya saçılmasından mı endişe ediliyor? Bu işi tezgâhlayan örgütün içinden, CHP'lilerin çıkmasından mı korkuluyor? Kemal Beyin açıklaması birçok soruyu beraberinde getiriyor. Kemal Beyin söylediği doğru bir şey var; gerçekten özel yetkili savcı soruşturmasını tamamladığında ortalık birbirine girecek. Ama aldığım izlenim CHP iyice karışacak. Örgütün Okyanus ötesinde olmadığı, en azından işbirlikçilerinin Ankara-İstanbul'da olduğu ortaya çıkacak sanırım. Kemal Bey elini çabuk tutsun, Savcı soruşturmayı tamamlamadan kurultayı yapıp bitirsin. ABD Büyükelçisi ve ROJ TV ABD Elçisi Ricciardone'nin yaptığı açıklamaların mürekkebi kurumadan, ROJ TV'nin Amerikan Uydu Şirketi İntelsat ile anlaşarak yeniden yayına başladığını öğrendik. Büyükelçi, "ROJ TV sustu. Türkiye için yapabileceğimiz her şeyi yapıyoruz" demişti. ROJ TV'nin yayınlarının durdurulması için Avrupa ile yakın temasta olduklarını belirtmişti. Sayın Büyükelçinin Avrupa'dan sonra biraz da kendi ülkesi ile temas kurması gerekecek. ROJ TV'nin yayınlarını kesmesi için bir Fransız uydu şirketini ikna etmeyi becerebildiklerine göre kendi ülkesinin şirketi olan İntelsat'ı herhalde daha hızlı ve kolay ikna ederler. Türk toplumu dostluğun ve müttefikliğin gereği olarak bunu kendilerinden bekliyor. Mahkemenin "ROJ TV terör örgütünün yayın organıdır" kararı ve ABD'nin, "PKK terör örgütü olarak düşmanımızdır" beyanı orta yerde dururken bir Amerikan şirketinin bu işe aracılık etmesine herhalde izin vermezler. Temasınızı ve sonuçlarını bekliyoruz Sayın Büyükelçi...