'Acaba'lar Federasyonu!..

A -
A +

Yıldırım Demirören seçime "tek aday" olarak girdi, seçildi ve futbolumuzun başına "yeni" bir federasyon geldi; hayırlı, uğurlu olsun!.. "Acaba" olacak mı?.. Demirören'in sırtında "üç ağır yük" var: 1- Federasyonun "şike - teşvik primi" soruşturması ve kararları ile UEFA ve FIFA'nın "spor etiği" ve "disiplini" bakımından "evrensel ilkeleri" hâline gelen "gecikmeden" ve "sıfır tolerans" sloganlarının "uyumunun" sağlaması, 2- "Olağanüstü Futbol Genel Kurulu" öncesi-sırası-sonrası itibariyle birbiriyle çelişen tutumu ve "2-3 yıl Avrupa'ya gitmesek ne olur?" şeklindeki açıklamaları, 3- Başkanlığını bıraktığı Beşiktaş'ın mali durumu ve "Kulüpten alacağım olan 103 milyon (eski para ile trilyon) lirayı hibe ediyorum" demesine rağmen, "mali bakımdan" zar zor ibra almasına karşılık, "idari ibra" almayı başaramaması, dahası, genel kurul üyeleri ve taraftarlar dahil, Beşiktaş camiasında "büyük" bir bölümün "Demirören gitti" diye adeta bayram etmesi!.. 2'nci ve 3'üncü maddelerdeki tablo Yıldırım Demirören'in ve Federasyonunun elini, "hem içte, hem dışta" fena hâlde zayıflatıyor!.. Hele hele Fenerbahçe'ye "CAS'ta davanızı çekin, 45 milyon euroyu ben vereyim" teklifini de yapmışsa (ki, inşallah yapmamıştır, bu satırları yazdığım ana kadar bu iddiaya karşı bir açıklama henüz yapılmamıştı), tam bir skandal!.. İddia "doğru" ise, hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, "vereceği para", Beşiktaş'a "hibe edeceğini söylediği 103 trilyon gibi", kendi parası değildir; halkın parasıdır, diğer bütün kulüplerin parasıdır; sonunda "verene" sorarlar; neyi, kime ve nasıl veriyorsun?.. Fenerbahçeli yöneticiler ve sarı-lâcivertli kulübün avukatları, bugüne kadar bütün açıklamalarında "Biz haklıyız, CAS'taki davayı kazanacağız ve bu tazminatı, Şampiyonlar Ligi'ne bizi almayan UEFA'dan alarak, kayıplarımızı karşılayacağız" demediler mi?.. Fenerbahçe'nin, "UEFA'dan alacağı parayı", neden Türkiye Futbol Federasyonu ödeyecek; "yoksa" sayın Demirören "seçimlerde büyük destek aldığı" kulübe "oy borcunu", Federasyonu'na aldığı "5 Fenerbahçeli üye" yetmiyormuş gibi, böyle "bir garantiyi de vererek" mi ödemek istiyor?.. Açıkça ifade edeyim; Demirören'in "Federasyon Yönetim Kurulu'na aldığı isimler" içinde "tanıdığım" ancak ve ancak 2-3 kişi var; bu tablo, Türk futbolunu yönetecek bir kadro için "iyi" bir gelecek mi, "acaba" denilecek bir gelecek mi vadediyor; bilemiyorum!.. "Böyle" kurullar, "istisnalar hariç", genelde "Başkan'ın her dediğine 'evet' diyecek bir heyeti" ifade eder; inşallah yanılırım!.. "Tek adaylı" Federasyon seçimi, "öncesinde" Süper Lig'de takımı olan 16 kulübün, "sırasında" ise kalan 2 kulübün yönetimlerinin hesaplarının, bu hesaplar üzerinde "doğru-yanlış" adımlarının "neler" olduğunu da ortaya koydu!.. Bursaspor Başkanı'nı ve yönetimini kutlamak gerek; hiç zikzak yapmadan "dimdik" durdular!.. Galatasaray Başkanı ve yönetimi ise, "darmadağın görüntüleri" ile hemen hemen herkesi kahkahalarla güldürdü!.. Ya "ötekiler"; hepsinin "kendilerine ve kulüplerinin renklerine göre" ayrı ayrı hesapları vardı; "oy kullanırken" Türk Futbolu'nun "ne olacağını" düşündüklerini hiç sanmıyorum!.. "Böyle" bir tablodan "ne" çıkar; yaşayıp göreceğiz!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.