Tehlikeli gelişmeler!
Aslında Suriye'yi Türkiye'ye karşı başta İsrail olmak üzere, İran, Irak, Rusya ve Çin kullanıyor. Son olarak Türk keşif uçağının düşürülmesinin temelinde çok sayıda nedenler vardır. Bu meselenin tahlili ve değerlendirilmesi için geçmişe bakmak gerekir. Birinci Dünya Savaşı ve Çanakkale Savaşında İngiliz Bahriye Nazırı olarak bu savaşın mimarı olan ve İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası İngiliz Başbakanlığı yapan, Türk ve İslam düşmanı Churchil'in vasiyeti şöyledir: "Türkiye'ye bir güç tespit edilerek Hristiyan Batı'nın emrinde kullanılmalıdır. Orta Doğu'da ve İslam Dünyasında Osmanlının boşluğunu doldurmasına asla müsaade edilmemelidir. Güçlenince ekonomik krizler, iç siyasi kavgalar, hatta iç savaşlarla, bütün çareler tükenirse komşularıyla savaşa iterek güçlenmesi önlenmelidir..." Avrupa Birliği ülkeleri ekonomik kriz içinde iflasa sürüklenirken, Türkiye ekonomisi giderek güçlenmekte ve gelişme hızı ilk üç içinde yer almaktadır. Birkaç yıl öncesine kadar Türkiye ABD ve AB'nin menfaatlerine hizmet ediyordu. Son yıllarda ise Türkiye'nin stratejik menfaatleri ön plana çıktı. Geçmişte bazılarına göre Türkiye "İkinci İsrail" idi. Bugün İsrail'in zulmüne karşı çıkmıştır. Birkaçı hariç Arap ülkelerinin lider ve sözde aydın kesimi emperyalizmin emrindedir. Ama ezilen Arap halkının ve münhasıran Arap gençliğinin gözünde Türkiye örnek ülkedir. Hatta Arap Baharının tohumu Türkiye'dir. Arap Baharı ile Hristiyan Batı hakimiyetinin çöküşü başlamıştır. Türkiye'nin ihracatının artışı Batı için batıştır. Türkiye hazinesine giren her dolar Batı'nın kasalarından azalma demektir. Türkiye'de her geçen gün demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ve çok partili parlamenter sistemin gelişmesi emperyalist güçler için endişe kaynağıdır. Rahmetli Adnan Menderes bu ülkeye demokrasi yolunu açtığı ve Türkiye'nin yalnız tarım değil sanayi ülkesi olması için düğmeye bastığı için Churchil'in vasiyeti gereği ülke karıştırıldı. Darbe yapılarak demokrasiye son verildi. Sonucunda Menderes asılarak şehid edildi. Rahmetli Turgut Özal iş adamlarını her seyahatinde ülke dışına götürerek onların dünyaya açılmasını sağladı. Ama sonuçta Özal da zehirlenerek yaptığı reformlar yarıda kaldı. Her darbe ülkeyi en az 25 bazıları 50 yıl geriye götürdü. Sadece 28 Şubat'ın ülkeye zararı 400 milyar dolar oldu.