İki yakayı bir araya getirebilmek

A -
A +

Geçen hafta İstanbul'dan ayrılıp Rusya'ya doğru yola koyulduğumuzda, halk caddelerde trafik kâbusu yaşıyordu... İlk defa 90'lı yılların başında, yani demir perdenin yeni aralandığı yıllarda gitmiştik Moskova'ya... İstanbul'da bir köprü bakıma alınıyor, kent trafiği çöküyor... Belki de yüz yıldan beri hemen herkes trafiği çözmenin tek çaresinin yer altına inmek olduğunu söylüyor ama inmeye de korkuluyor, çünkü büyük sermaye lazım... Bu anlamda en ciddi yatırımları da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Ulaştırma Bakanlığı yapıyor... Belediyenin metro ve bakanlığın hızlı tren çalışmaları dışında ciddi bir adım yok... Kent belediyeleri hâlâ yer üstünde otobüs ve minibüs işleterek halkı taşımaya devam ediyor. * Daha düne kadar 'komünist' diyerek gözlerini dünyadaki gelişmelere kapatanların gidip oralardaki yer altı yatırımlarını bir kez daha görmesi gerekiyor... Moskova metrosu örümcek ağı gibi... Milyonlarca insan yer altında seyahat ediyor... Kentin bir ucundan diğer ucuna istendiğinde bir gün içerisinde on defa gidip geliniyor... Ya biz? Metrobüs bu yoğunluğa biraz son verecek gibi... Ama kimse özel aracını bırakıp metrobüse binmiyor... Binmeye kalkışsa kalabalık oluşundan dolayı binmek istemiyor... Avrupa, İngiltere, Amerika ve Rusya metro ile halkını taşıyor... Bizde ise ne acıdır ki kentin iki yakası bir araya bir türlü getirilemiyor... Kanal projesinden daha önemli diyebiliriz... * Ve kentler arası trenlere ağırlık verilmesi lazım. Hâlâ yük taşımacılığını TIR, kamyon ve kamyonet ile yapıyoruz... İnsanları otobüs ve minibüsle taşıyoruz... Lastik, petrol, yedek parça lobisine para yetiştirilemiyor... Kazalar ve ölen insanların hikayeleri ise daha büyük bir dram. İstanbul'da bir yerden bir yere gitmenin zorluğunu halk her gün yaşarken, Moskova'ya da her gidişimizde metroyu görünce 'biz ne zaman göreceğiz?' sorusunu kendimize sormadan duramıyoruz... Diliyoruz ki, üçüncü köprü ve çevre yolları, kent içindeki metro çalışmaları ile hızlı tren projeleri hızla devreye girer ve İstanbul halkı rahat bir nefes alır... Yoksa yerin üstünde hayat her geçen gün kabusa dönüşüyor... İstanbul yaşanacak bir kent olmaktan çıkıyor... Bu yüzden devletin İstanbul'a çok büyük destek olması gerekiyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.