Suriye'nin kuzeyine dikkat

Suriye'nin kuzeyinde ülkemizi derinden etkileyecek gelişmeler yaşanıyor. Bazı haber kaynaklarına göre; PKK Suriye'deki iç savaşı fırsat bilip bazı yerleşim bölgelerinde yönetime el koyduğunu açıklamış. Muhalifler, "Katil PKK güçlerini uyarıyoruz. Suriye intifadası kırmızı çizgidir, karşısında olan herkes hedefimizdir. Kimse, Suriye bayrağı dışında bayrak asmasın. Esad'ı desteklemeyi bırakın sizi de yok ederiz" diyen bir bildiri yayınlamışlar. Esad güçlerinin çekildiği yerlere PKK'nın yerleştiği söyleniyor. PKK'nın Suriye kolu PYD'nin kuzeydeki bazı kentleri ele geçirmesi Türkiye için yeni bir tehdit doğurdu. Başka bir haber kaynağı da, Barzani'ye bağlı Peşmerge güçlerinin Kürtlerin can ve mal güvenliğini sağlamak için Suriye'nin Agrin ve Koban bölgelerine girdiğini söylüyor. Peşmergelere, PKK'lılar ve Suriye'nin PKK'sı olarak bilinen PYD güçlerinin engel olmak istedikleri ancak başaramadıkları haberleri geliyor. Barzani, Esad rejimine karşı Kürtlere birleşme çağrısında bulunmuştu. Meseleye hangi açıdan bakarsak bakalım sonuç aynı noktaya çıkıyor. İster Barzani'nin öncülük ettiği girişim olsun ister PYD'nin girişimi olsun aynı amaca yönelik. Suriye'deki iç savaştan yararlanarak Suriye'nin kuzeyinde Irak Kürdistan'ına benzer özerk bir yapı kurmak. Yani Suriye Kürdistan Bölgesel Yönetimi. Suriye'nin bölünmesinin ilk sinyalleri bunlar. Lazkiye'de mezhebe dayalı bir yapı oluşturma çabaları bölünmenin işaret fişekleri. Türkiye'nin işi zor. Bu gelişmelerin çok yakından izlendiğini biliyoruz. PKK'nın tekrar Suriye'ye yerleşmesi bizim için açık bir güvenlik sorunudur. Türkiye Barzani ile iyi ilişkiler içindedir. Barzani'nin etkin olacağı bir planın içinde PKK'nın aktif olarak yer alması zordur. Ankara Suriye'de olup bitenlerle ilgilenirken bu ülkenin kuzeyindeki gelişmelere de özel bir ilgi göstermelidir... Ataşehir Mimar Sinan Camii İstanbul'un Anadolu yakasında büyük bir cuma camisinin hizmete girmiş olması sevindirici. Allah razı olsun; sebep olanlardan, emeği geçenlerden. Batılı başkentleri gezdiğimizde görüyoruz. Şehirlerin en görkemli yapıları kiliseler. Kiliselerden hiçbir şey esirgenmemiş. Bizde de camiler şehirlerimizin en iyi, en zarif yapıları olmalı. Son yıllarda 'modern cami yapacağız' diye farklı yapılar ortaya çıkmaya başladı. Oysa Selçuklu mimarisi cami konusunda eşsiz örneklere sahiptir. İstanbul'dan çok Ankara'nın bu tür camilere ihtiyacı daha fazla. Hacı Bayram Camii çevresi ile birlikte restore edildi ve çalışmalar devam ediyor. Başbakanımızın, "Camilerimizden Kur'an sesini, minarelerimizden ezan sesini eksik etme Allah'ım" duası çok önemlidir. Çok şükür ülkemizde inancımızı korkmadan, ürkmeden özgürce yaşıyoruz, ibadetlerimizi yapıyoruz. Bize bu güvenli ortamı hazırlayan herkesten Allah razı olsun.