Fitneciler işbaşında

A -
A +

AK Parti kurulduğu günden bu yana toplumsal desteğini artırarak 10 yılını doldurdu. Bugün dahi kamuoyu anketleri AK Parti'nin oylarının arttığını gösteriyor. Maalesef son 70 yıldır bu ülkede üçüncü sınıf insan muamelesi gören, itilip-kakılan inancını ve düşüncesini özgürce yaşayamayan ve bu toplumun nerdeyse yüzde 75'ini oluşturan milliyetçi-muhafazakar sıradan insanlar AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte nefes aldılar. İnsan yerine koyuldular; değer görüyorlar, herkes gibi devlet onları itmiyor artık. İnançlarını özgürce yaşıyorlar. Aynı imkânlar 'açılım' adı altında toplumun diğer dezavantajlı kesimlerine de sağlanıyor. Bugünkü günümüze şükürler olsun. Sebep olan, emek veren herkesten de Allah razı olsun. İktidar partisi iyi işler yaptıkça, millete hizmet ettikçe millet de sandıkları patlattı. Ülkede son 10 yıldır müthiş bir büyüme ve refah artışı yaşandı. Devrim niteliğinde reformlar yapıldı. Bu ülkenin vatandaşı olmaktan gurur duyar hale geldik.Yürüyen bu hizmet kervanını durdurmak için fitneciler boş durmadılar. 2004 yılından itibaren AK Parti'yi bölmek, oradan parçalar koparmak için ciddi çabalar sarfedildi. Abdüllatif Şener, Turhan Çömez gibi isimler üzerinden operasyonlar yapılmak istendi. Ama çok şükür ki başarılı olamadılar. AK Parti iktidarını kendi çıkarları açısından riskli gören bazı dış odaklar bu partiyi tökezletme çabasından hiç vazgeçmediler. Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaklaştıkça yeni senaryolar üretiyorlar. AK Parti'yi bu süreçte bölmek için argümanlar devreye sokuyorlar. Cumhurbaşkanı ile Başbakanın bir iktidar mücadelesine girişmesi için 24 saat aralıksız dua edenler iş başında. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine iki yıl var. Doğal olan Başbakanın 2014'te Köşk'e aday olmasıdır. Olup olmayacağını bilmiyoruz, olmayabilir de. Bugün Sayın Cumhurbaşkanına 'Sizin Köşk adayınız kim?" diye sorulsa hiç tereddütsüz "Başbakan Erdoğan" diyecektir. Hal böyle iken bu iki sıkı kardeş arasında nasıl bir sorun çıkabilir? Bence sorun partideki bazı isimlerin Cumhurbaşkanına sormadan, onun düşüncesini öğrenmeden onun siyasi geleceğine ilişkin değerlendirmeler yapmalarında. Sayın Cumhurbaşkanının üzüldüğü uygulamalar olmuştur. Ama bu kadim iki dost bu konuları konuşabilecek ve çözebilecek kadar birbirlerine yakındır. Bu iki kardeş biraraya gelip geleceğe ilişkin her şeyi detaylı bir biçimde konuşmalı ve istişare etmelidir. Onlar konuşmaz ise fitne harekete geçer. El ovuşturanlar fırsat kolluyor. Her kim makam ve şahsi geleceği için bu kervanın yürüyüşüne zarar verirse; ciddi vebal alır, günaha girer, bu milleti hayal kırıklığına uğratır. Bu ülkeyi seven, inancını özgürce yaşamak isteyen, elde edilen kazanımların korunmasını talep eden herkes fitneye izin vermemeli. Hem Başbakanın hem de Cumhurbaşkanının çevresindekiler Allah rızası için fitneye-fesada sebep olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınmalıdırlar. Herkes fitnecileri deşifre etsin.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.