Her şey tamam, ama!

'Şirket kültürü' hayatî önemi haizdir. Şimdi bir şirkete uzaktan yaklaşmaya başlayalım. Önce şirketin binası görünür uzaktan. Heybetli ama sade bir yapıysa bir rahatlık duyarsınız. Daha yaklaşınca sur gibi duvarlar yerine zarif ve çiçekli bitkilerin sardırıldığı çitler görürseniz şirketin zarif insanlarla dolu olduğunu düşünürsünüz. Arabanızı durdurup 'Buyur abey, kime bagmıştın!' hitabı yerine aracınızın plaka numarasını sizin şirketten öğrenip, sizi tanıyıp 'Hoş geldiniz! Emre Bey ikinci katta sağdaki üçüncü odada sizi bekliyor, aracınızı misafir park yerine çekebilirsiniz!' hitabıyla karşılaşırsanız şirketin iyi yönetildiğini hissedersiniz. Emre Bey'le görüşmenizi tamamlayıp tam ayrılırken koridorda avazı çıktığı kadar bağırıp çağıran birini görüp irkilirseniz ve de bu kişinin o şirketin sahibi olduğunu öğrenirseniz o ana kadar edindiğiniz bütün olumlu düşünceler bir kristal vazonun yere düşüp kırılması gibi paramparça oluverir. Gözlemlediğiniz güzelliklerin şirket kurulurken en iyi mimar ve dizaynırlar, en iyi danışmanlarla her şeyin, her elemanın en iyisinin titiz ve özenli şekilde seçilmesi için çok büyük paralar harcandığını hissedersiniz. Ancak şirket kültürünün belki de en önemli unsuru olan 'Liderlik Anlayışının' bu şirkette olmadığını; şirketin gücünü bilgi ve diğer üstün insanî özelliklerden alan bir 'Lider' tarafından değil, gücünü bir şekilde ele geçirdiği pozisyonundan alan klasik bir 'Yönetici' tarafından yönetildiğini anlarsınız. İşte iş dünyamızın en önemli handikaplarından biri de budur. Şirketlerimizi yönetme sorumluluğunu bir şekilde üstlenenler kendilerini bu pozisyona önceden hazırlamada isteksiz davranıyorlar. Halbuki bu konuda okuyacakları birkaç kitap makale, katılacakları bir zirve bir seminer, istihdam edecekleri bir 'Manager Coach' için ayıracakları bir miktar kaynak ve zaman, yaptıkları yatırımın yanında devede kulaktır. Ama işte bu da şirket kültürünün en önemli ögelerinden 'Öğrenen Olma'dır. Öğrenen olmanın en büyük engeli de 'Kibir'dir. Kibir ise 'Her iyiliğin engelidir'. Ve de 'Sadece gerçek liderler mütevazı olurlar...'