Krampon

G.SARAY ile A.Madrid arasındaki Arda satrancı, Adnan Öztürk'ün 1 dakika 13 saniye içinde şah-mat olmasıyla sona erdi... "bonussimao" ... WEST HAM'la anlaşamayan Colin Kazım'dan çarpıcı açıklama: "Trabzondan teklif var, ama yeniden G.Saray'a gitmek istemiyorum..." "bordo-mavimsi" ... SADRİ Şener: "Transfer yapmadığımız doğru değil. 6-7 oyuncu aldık ama bazı kulüplerden saklamak için yaylada antrenman yaptırıyoruz." "yakup24" itiraf reyonu (...isim: elif ...şehir: bilinmiyor ...yaş: hiç bilinmiyor) Arkadaşım ilkokul öğretmeninden; bir işi çıktığını ve evlerine misafir olamayacağını yazan bir mesaj alır... Mesajın sonundaki "A.E.O." kısaltmasını: "Annen Evde Olsun" diye anlayıp, bütün gün annesini evde tutmuş... Ama bir türlü öğretmeninin neden böyle bir şey istediğini anlayamamış... Taa ki "A.E.O." kısaltmasının "Allah'a emanet ol" anlamına geldiğini öğrenene kadar... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) tuzaktan kumanda (...TV 8 - Bay Tahmin) FİKRET ENGİN: Abi peki bu Fortuna Düsseldorf ne yapar?... MURAT ÖZARI: Yahu ne bileyim Fortuna ne yapar Fikret... Saat 02.35'te... Ben eve nasıl gideceğim onu düşünüyorum... *** MURAT ÖZARI: Ben 17 yaşında diskolara giderken, demek ki sen 6 yaşında annenle parka gidiyordun?... FİKRET ENGİN: Doğru... *** FİKRET ENGİN: En yavaş uzayan tırnak, orta parmağın tırnağıymış abi?... MURAT ÖZARI: Biliyorum... Ben orta parmağın tırnağını derin kesmiyorum ki diğerleri onu yakalasın... hayata dair Kendi istediğin gibi yaşayamadıkların ile beraber ölüp gittiğinde, Çevrenin sana bir yardımı olmayacak... Bir sevdiğinin elini tutarken yaşadıklarının yanlış olduğunu düşünüp hayıflanma... Bırak o sevgi senin tüm benliğini sarsın... Eğer onun gerçekten aradığın olduğuna inanıyorsan; ona sımsıkı sarıl, onu yaşa, onu bırakma... ... Günün birinde belki anlarsın ne kadar sevdiğini, ne kadar sevebileceğini, Ne kadar sevildiğini, ne kadar sevilebileceğini... Ama iş işten geçmiş, sevgilin, seni seven gitmiş, yitmiş olabilir... İşte o zaman üzülme vaktidir... Yerli yersiz ağlama vaktidir... İşte o zaman çevrene dönüp, "Şimdi ne yapacağım" diye sorma vaktidir... Alacağın cevabı sana söyleyeyim güzelim; "Bilmiyorum" diyecekler, senin dediğin gibi... Ben biliyorum oysa... Oysa sen de biliyordun... Hep bildin zaten... Ama öyle olmadın... ... Ama artık sen de biliyorsun, biliyorsun ki, en azından bir kez gerçekten sevildin Ve yine biliyorsun ki, bu sevgi bitmeyecek... En azından ben bitene kadar... O yüzden yaşa... Doğru bildiğin insanı bul ve onunla yaşa... Yaşa bu hayatı, limon gibi sömürerek, tüm eksiliğine rağmen tadını alarak yaşa... (...Y.Wiestmich) söz der ki; "-Övüyor musun, övülmek için sıra mı bekliyorsun?..." (...İltifatları elinin tersiyle iterken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) TEMEL'iN YERi Temel, Titanic'in salonlarından birinde her akşam bir sihirbaz gösterisi yapıyormuş... Gerçekten çok ustaymış ama bir problemi varmış... Salonun bir köşesinde bulunan bir papağan; tam "Ne sihirdir" noktasına gelindiğinde Temel'in hilelerini açıklıyormuş... "Kartı gömleğinin yeninden içeri attı" diyormuş örneğin, ya da "O şapkanın içinde tavşan var" diye haykırıyormuş çirkin sesiyle... Sihirbaz Temel fena halde kızıyormuş bu papağana ama kaptanın papağanı olduğundan bir şey yapamıyormuş... Derken Titanic buzdağına çarpıp batmış, Temel gemiden kopan bir kapının üzerine çıkarak kurtulmuş... Ertesi sabah bir de ne görsün!.. Papağan da aynı kapının üzerinde durmuyor mu?... Üç gün üç gece o kapının üzerinde öylece bakışmışlar... Ne Temel bir şey söylemiş, ne de papağan... Ama en sonunda papağan dayanamamış: "-Tamam pes... Gemiye ne yaptığını anlayamadım!.." bir film diyaloğu "-Uyumak üzücüdür, insanları birbirinden ayırır... Beraber uyusanız bile uyurken tamamen yalnızsınızdır..." (...A Bout de Souffle filminden)