Babamın sarmaşıkları!

Bendenizin aylarca çivi düzelterek katkıda bulunduğum evimizin inşaatı bitince, evin önündeki kaldırıma üç metre ara ile Alaşehir'de 'fikirsiz' denilen zehirli sarmaşık fidanları diktik. Öğleden sonra güneşi alan dükkânlar hele yazın önlerine bir gölgelik yapılmazsa oturulmaz olurlar. İşte bu gölgelik meselesi için de sarmaşığın sarılacağı bir çardak yaptık. Demir borular yere gömüldü, duvarlara vidalandı, aralarına tahtalardan pergolalar çakıldı, sarmaşık fidanları iplerle bu borulara doğru bağlandı... sonra bir iki yıl boyunca bu sarmaşıklar sulandı, gübrelendi, budandı, bakıldı. Sonunda yaklaşık yirmi metreye yakın uzunlukta muhkem bir yeşil perde meydana geldi... Beş altı yıl sistem kendi kendine gelişti, serpildi, büyüdü ve işte ondan sonra babamın bu sarmaşıklarla amansız mücadelesi başladı. Bir sene ihmal etsen bir dal, alır başını duvarlara tutunup çatıya doğru uzanırdı. Eğer tedbir alınmaz çatıya ulaşırsa yandık. Çatıdaki kiremitleri oynatır, bu defa dama çıkmak gibi tehlikeli operasyonlar gerekirdi. Uzun yıllar çatıya uzanan dallar kışın yine tehlikeli merdivenli operasyonlarla budanırdı. Sonunda tepeden devamlı budanan sarmaşıkların kök sistemleri azmanlaşmaya ve bu defa binanın önündeki kaldırımlara döşediğimiz o yıllar için lüks sayılabilecek karo plakalar yerlerinden oynamaya ve sökülmeye başladı. Durum öyle hale geldi ki rahmetli babam bağımız olmadığı için bir bitki yetiştirme zevkini tattığı bu üzüme benzer zehirli meyveleri olan sarmaşıklara âdeta düşman oldu. Sonunda da mücadeleden bıktı kaldırımları yenilemek pahasına büyük uğraşlarla o sarmaşıkları mümkün olan en derinden köklerini sökerek yok etti. Yerlerine zeytin fidanları dikti. Neden üzüm asması yapmadı sorusunun cevabı, üzümler olgunlaştığında etrafta o zamanlar çok fazla eşek arısı bulunmasıydı. Son günlerde azan anarşinin nasıl geliştiğini düşünürken babamın sarmaşık macerası geldi aklıma. Derin devlette bu zehirli fidanları kendi eliyle dikti deniliyor ya! Bayramda böyle bir yazı yazmayı sizler de istemezdiniz biliyorum, hoş görün, bayramınız mübarek olsun.