İnsanı öncelemek!

Bir yenilik, bir buluş şirketlerin kârlılığını bundan yirmi otuz yıl öncesine göre çok daha fazla etkiliyor. Eskiden mesela modada yeni bir trendin, yeni bir rengin Avrupa'dan bize ulaşması yıllar alırdı. Şimdi bu etkileşme mübalağasız gün içinde yaşanabiliyor. Yeni bir telefon modeli yıllar yerine günler mesabesinde bütün dünyaya yayılıyor. İnternet iş hayatını derinden sarsmaya ve değiştirmeye bütün hızıyla devam ediyor. Durum böyle olunca olan biteni takip edip, piyasanın ne istediğini anlayıp, gereken esneklikle ve hızla karar alıp harekete geçmek 'bir kişinin' becerebileceği iş olmaktan çıktı. Eskiden bu mümkündü. Patron atlar gider bir Avrupa yapar, birkaç fuar gezer, birkaç fikir transfer eder (kibar ifade etmeye çalıştım) karar verir, emreder, üretilir satılırdı. Şimdi artık dünyanın en ücra köşesinde ne olup bittiğinden haberdar olan müşterilerin sayısı hiç durmadan artıyor. Bu durum müşterilerin sayısız alternatiflere sahip olarak karar vermelerine, dolayısıyla rekabetin dayanılmaz hale gelmesine sebep oluyor. Artık bütün patron ve yöneticilerin dış dünyadan içeriye ve şirketten dışarıya ve şirket içinde bilgi akışını aksamadan sağlamak için ellerinden geleni yapmaları gerekmektedir. Bunu becerebilmek için de iki ana unsura ihtiyaçları var; 'insan' ve 'bilişim teknolojisi'. En ileri teknolojiyi 'parayı bastırıp' temin edebilirler. Ama bu, 'insan' için geçerli değildir. İnsanı 'parayı bastırıp temin edilecek bir kaynak olarak görme' paradigmalarını değiştiremeyenlerin başarılı olmaları mümkün değildir. Zira 'insan'ı ve özellikle 'müşterilerin istedikleri mal ve hizmetleri üretmek için teknolojiyi verimli şekilde kullanabilecek insan'ı kolayca bulmak çok zorlaşmakta, bu vasıftaki insanı elden kaçırmak çok kolaylaşmaktadır. Ayrıca giden her eleman 'şirketin entelektüel sermayesinden büyücek bir parçayı' beraberinde götürmektedir. Entelektüel sermaye ise rekabetle baş edebilmek için gerekli olan 'Yenilikçi (inovatif) şirket kültürünün' en önemli unsurudur. Kısacası insanı öncelemeyen şirketler önde olamazlar.