Demir yolları da özel sektöre açılacak

A -
A +

İnno Trans Uluslararası Demir Yolu Fuarı nedeniyle Berlin'de birlikte olduğumuz Demiryolları Genel Müdürü Süleyman Karaman'la Türk demir yolu sektörünün bugününü ve geleceğini konuşma imkânı bulduk. Sayın Karaman ve ekibi bugün 2003'te işe koyuldukları kadar heyecanlılar. Kendilerine hem 2015 hem de 2023'e göre hedefler koymuşlar. 2023'ü demir yolları sektörü için milat olarak belirlemişler. Ana hedefleri 2023 yılında Tük demir yolu sektörünü her alanda dünyada ilk 10'a sokmak. Çok iddialı ve hummalı çalışma gerektiren bir hedef. Karaman, milletimizin treni tanımadığını düşünüyor. "Halkın yüzde 98'i demir yollarını seviyor ama yüzde 2'si trene biniyor" diyor. Son yıllar hariç 1950'den bu yana kara yollarına ve hava yollarına önem verilmiş. Oysa bir ülkenin gelişmesi için tüm bu ulaşım sektörlerinin paralel gelişmesi gerekiyor. 2003 başında görevi devraldıklarında demir yollarını detaylı mercek altına almışlar. TCDDY'nin son 20 yılda 10 milyar dolar zarar ettiğini görmüşler. "Bu 20 yıllık zarar kadar demir yollarına yatırım yapılsaydı nasıl bir tablo ortaya çıkardı" diye bir inceleme yapmışlar. Bu tabloya göre İstanbul-Ankara , İstanbul-İzmir, Ankara-Sivas ve Ankara-Konya hızlı tren hatlarına kavuşulacağını ve 2015'ten itibaren zararın azalarak kâra dönüşeceğini görmüşler. Mesela bugün Alman demir yolları 70 milyar euro ciro yapıyor ve 5-6 milyar euro kâr ediyor. 2003 başında demir yollarından brifing alan hükümetin önüne 2 seçenek çıkmış. Bu zarar böyle devam edemez. Ya demir yollarını kapatacaksınız ya da gerekli yatırımları hızla yapıp bu kurumu zarar etmekten kurtaracaksınız. "Tüm Türkiye'yi karış karış gezdikten sonra bu kurumun kapatılmasının mümkün olmadığını gördüm" diyen Karaman hükümetin hızla yatırım kararı aldığını ve o kararın alındığı günden bu yana kesintisiz çalıştıklarını söylüyor. Önce ulaşım master plan stratejisi yapılmış. Bu stratejiye uygun olarak üniversitelerle birlikte 100'e yakın toplantı yapıp demir yollarının hedeflerini belirlemişler. Cumhuriyet'ten önce 4 bin 186 km demir yolumuz varmış. Cumhuriyet'in kuruluşundan 1950'ye kadar 3 bin 764 kilometre demir yolu yapılmış. Burada yatırımın hızı düşmüş. Demir yolları unutulmuş. 1950'den 2003'e kadar da 945 kilometre yol yapılmış. 2003'ten 2011 sonuna kadar bin 86 kilometre biten, 2192 kilometre devam eden demir yolu yatırımı var. 6 bin 145 kilometre de yol yenilemesi yapılmış. Son 8-9 yılda müthiş bir performans gösterilmiş. 2023'e kadar Türk demir yollarını her şeyiyle yeniden yapılandırmak istiyorlar. Mevcut hatları yenilemek, sinyalizasyonu olmayan tüm hatların sinyalizasyonunu tamamlamak, yine elektrifikasyonsuz hat bırakmamak ve 2015 yılına kadar Ankara-İstanbul, Ankara-Sivas, Ankara-İzmir ve Bursa-Bilecik hızlı tren hatlarını bitirmek istiyorlar. Bir zamanlar 12 metrelik rayı bile dışarıdan alan Türkiye bugün 72 metrelik ray üretmeye başlamış. Tekerlek yapmak için çalışıyorlar ve tekerlek üreten dünyadaki 6'ncı ülke olacağız. Demir yollarında hava yolları gibi serbestleşme hedefleniyor. Nasıl ki Türkiye'de Türk Hava Yolları'nın dışında birçok özel havacılık şirketi hava yolu işletmesinden pay alıyorsa demir yollarının da aynı şekilde özel sektörü işletmeye dahil etmesi gerekiyor. Bunun için hazırlanan Demiryolları Kanunu Bakanlar Kurulu'na gönderilmiş. Bence geç bile kalınmış. Umarım en kısa zamanda Meclis'e gelir ve kanunlaşır. Avrupa'da trenin ulaşımdaki payı yüzde 15-18 bandında. Türkiye'de bu oran yük dahil yüzde 5. Devlet Demir Yolları'nın zarardan kurtulması ve ulaşımda hak ettiği payı alması için hava yollarında yapıldığı gibi hızla serbestleştirilmesi gerekiyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.