İtiraf reyonu...

(...isim: fatih ileri... şehir: samsun ... yaş: bilinmiyor) Türkiye-Romanya maçını izliyorduk arkadaşlarla... Maç başladı aradan kısa bir atak geçtikten sonra top bizim kaleye gelince oradan Recep arkadaşımızdan çok ilginç bir soru yöneldi; "-Bizim kalecimiz Volkan mı, Muslera mı?..." (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) >> tuzaktan kumanda (...TV - 8 - Bay Tahmin) FİKRET ENGİN: Mesajda diyor ki; Pazartesi gününe 10 milyar ödemem var... Elimde şu an 300 milyonum var... Ne yapmam lazım?... MURAT ÖZARI: Ufaktan Boğaz Köprüsü'ne doğru gitsin... *** (...ATV - Evlen Benimle) ESRA EROL: Hiç evlenmediniz mi?... EVLENECEK KADIN: Uzun süre evlenmedim, baktım evde duvarlar üstüme geliyor yalnızlıktan, buraya koştum... >> krampon 5-0'LIK İngiltere yenilgisi sonrası San Marino kalecisi Simoncini isyan etti: "Bizimle oynamasınlar, yediğimiz ilk golde penaltı filan yoktu, ayıp yaaa, ter bu ter!.." "hurky" ... JEM PAUL Karacan'ın Milli Takım'a dahil edilmesiyle 4 büyüklerin futbolcuyu transfer etme çalışmaları başladı... "bonussimao" ... ALEX Ferguson, Antonio Valencia'nın: "Tek başıma takımım len ben asdasad" esprisinden sonra futbolcuyu süresiz kadro dışı bıraktı... "mctuvaletterligi" ... VOLKAN, yediği golü değerlendirdi: "Bu üçgen kalecilerin korkulu rüyası, ben de çok tırsıyorum." "Sabribo" >> söz der ki; "-En büyük hatalarımızdan biri; doğal görünmek için çok rol yapmamızdır..." (...Altın Kazma'yı alırken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) >> TEMEL'iN YERi Dursun'un babası uzun süredir hasta yatağında yatıyormuş... Oğlu Dursun balığa çıkınca, baba vefat etmiş... Hemen Temel'i haberci olarak göndermişler... Ancak kötü haberi hemen vermemesini, durumun kötüleştiğini söylemesini tembihlemişler... Dursun, haberci Temel'in gelişinden şüphelenmiş; -Ne oldu babam mı kötüleşti?... "Ne kötüleşmesi" demiş Temel, "-Öldü bile..." >> bizimkiler Mümtaz Abi ailesiyle alışveriş merkezine gider... Dönüşte otoparktan çıkarken kapının açılması için otopark kartını okutmaya çalışır ama kapı bir türlü açılmaz... Evirir, çevirir, altından dener, üstünden dener yok!... Açılmıyor işte... Bu arada arkada çoktan kuyruk oluşmuş, homurtular, kornalar bile duyulmaya başlamışı... Şükran Teyze olaya derhal el koyar... Mesele anlaşılmıştır: "-Bey... Kredi kartı burada geçmiyor... Otopark kartını okutman lazım... Sok onu cebine..." >> hayata dair Gözlerim ressam rolünü aldı ve kabartma çizgilerle güzelliğinin biçimini gönlümün levhasına çıkardı... Bedenime gelince o da bu resmin çerçevesi oldu işte... Mâlum; resmin konumundan bilinir usta ressamın sanatı... Seni olduğu gibi yansıtan resim nerede diyorsan, ressamın içine bakıp hünerini orada görmelisin... Camların parlaklığını senin gözlerinden alan, göğsümdeki sergide asılı resme ulaşmalısın... İşte bak gözler gözler için neler yapıyor... Gözlerim senin şeklini çizdi seninkilerse gönlüme açılan birer pencere... Güneşte bayılıyor onlardan içeri bakmaya sen varsın diye içeride ama gözlerin sanatında yine de bir eksik var; gördüklerini çiziyorlar yalnız yüreği tanımıyorlar... (...Shakespeare) >> bir film diyaloğu (...Fly High filminden) "-Yeşil yanınca geçer, kırmızıda dururum... Ama o hep sarı gibiydi... Durayım mı, geçeyim mi bilemedim..."