4 kişilik parlamento

12 Eylül oldu, parlamento feshedildi. Milli Güvenlik Konseyi dedi ki, "Bundan sonra yasama görevini konsey üyeleri yapacak." Aradaki Danışma Meclisi'ni yok sayarsanız (ki zaten onların görevi yasama değildi) 3 sene boyunca meclis adına dört kişi parmak kaldırdı. Ne tartışma oldu, ne kuru gürültü. Taslağı birilerine hazırlattılar.. Durumu değerlendirip altına oybirliği ile imza attılar. Resmi gazetede de yayınlanınca oldu bize kanun. Şimdi biz bu uygulamaya ne diyoruz? Kötü diyoruz. Neden kötü diyoruz.. Efendim olağanüstü dönem olduğu için.. Millet iradesi temsil edilmediği için.. Orada parmak kaldıran dört kişi zorla geldiği için.. Biz hadi gidin, dediğimiz zaman gitmedikleri için.. Hepsi tamam.. Hiçbirine itirazım yok ama bir sorum var: Yasama görevi yapanların 4 kişi olması ile 400 kişi olması arasında ne fark var? 400 kişi olunca ne değişiyor? Daha mı iyi tartışılıp konuşulmuş oluyor. Toplumun her kesimini temsil eden vekiller mi bulunmuş oluyor? Değişen hiçbir şey olmuyor.. Sayı ister 4 ister 400 olsun neticede yine kanunun durumuna göre ya bir kişi karar veriyor ya iki kişi.. Bütün partiler uzlaşmışsa 3 kişi.. İki kişi mutabık kalıyor, mahalli seçimleri öne alalım, diyor.. Gizli oylama.. Oylamada 8 fire çıkınca bozuluyorlar.. Bunun anlamı ne? Siz neden bizim aldığımız karara uymadınız? İtirazım yok. Hep söylüyorum. Bizde seçmen bir kişiye oy verir, bir kişi diğerlerini seçer.. Olmazsa atar deyin.. Teknik olarak onun kararına uymak zorundadırlar. Soru da bu örnekten çıkıyor. O zaman neden 550 kişi? Tartışma, konuşma, olgunlaştırma, itiraz etme, ben katılmıyorum deme, ikna edilmeye muhtaç olma hakları yok. Varsa da mizansen.. O zaman bize uygun ayakları yere basan bir sisteme kafa yorun. Partiler uzlaştı lafı bile sahte.. Doğrusu iki kişi uzlaştı, olur. Kalabalıklar, komisyonlar fon müziği gibi oluyor. .... Anayasa hazırlayan partilerarası bir komisyon var. Eh işte.. 3 madde yazdılar.. Biri, "Asgari, ücretten vergi alınamaz" maddesi. Zaten bir komisyon, asgari ücretin vergi şeyine kadar anayasaya yazmayı düşünüyorsa, okumadan tamamını çizebilirsiniz.. İş çıkmaz oradan. Zaten onların da iş çıkarmak gibi bir dertleri yok. Asıl amaç görüntüyü kurtarmak: "Oyun bozan biz değiliz" Zaten örneğim de bu değil. Gerçekten niyetleri anayasa taslağı hazırlamak olsa dahi, yine uzlaşacak olan üç kişi.. Öbür tarafı teferruat yahut görüntü. ...... Yasamaya hayatiyet kazandırmanın bir tek yolu var. Dar bölge iki turlu sistemle seçim yaparsın, işte o zaman çok makbul birşeyse tartışma da olur, herbirinin ağırlığı da olur, kafa tutanı da çıkar.. Hesap soranı da..