Bayramları bayram gibi kutlamak

Kurban Bayramı tatili vesilesi ile memleketime gittim. Kurban Bayramını annem-babam, köylülerim ve Zileli hemşerilerimle birlikte kutladım. Çok güzel, keyifli ve huzurlu bir hafta geçirdim. Bayram boyunca paylaşma, yardımlaşma, hal-hatır sorma, büyüklerin, hasta ve yaşlıların gönlünü ve duasını almak gibi çok ulvi duyguyu doyasıya tattım. Köyde cep telefonu çekmiyor. Kavga, gürültü, patırtı, stres yok. Tam bayram tadında bir bayram yaşadım. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenlerini izlemek ve Sayın Cumhurbaşkanının Köşk'te verdiği Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna katılmak için Ankara'ya döndüm. Dün haber merkezinde nöbetçi olan arkadaşlar; "Türkiye çok rahat ve huzurlu bir bayram geçirdi ama herhalde yarın ortalık karışacak" dediler. Ülkemizin bayramı, bayram gibi yaşaması iyi bir haber. Peki bugün neden huzura veda ediyoruz? Çünkü bugün de bayram. Hem de ülkemizin en önemli resmi bayramı, Cumhuriyet Bayramı. Cumhuriyet Bayramını da coşkuyla, huzurla kutlamayı becerebilmeliyiz. Eski Türkiye'de Cumhuriyet Bayramında cunta heveslileri, askeri ve bürokratik vesayet temsilcileri "Şeriat tehlikesi var. Cumhuriyetin değerleri tehlikede" diyerek korku salarlardı. Ama Türkiye eski Türkiye değil. Cumhuriyet'in sahibi de askerler ve CHP değil. Cumhuriyetin sahibi millet. Yıllarca CHP; "Cumhuriyet tehlikede" sloganı ile muhalefet yaptı. Ama millet, bu slogana itibar etmedi. Türkiye değişti ama belli ki CHP değişmemiş. CHP Cumhuriyet Bayramını siyasi bir gösteriye çevirmeye çalışıyor. Bu muhalefet metodunun millet nezdinde hiçbir karşılığının olmadığını çok yakın geçmişte CHP'nin öncülük ettiği Cumhuriyet mitingleri herkese gösterdi. Bu mitinglerin seçim sandığına nasıl yansıdığını hep birlikte gördük. O mitinglerin gerçek amacının Cumhuriyet'i korumak olmadığını iddianamelerde okuduk. Geçtiğimiz yıllarda Çankaya Belediyesi "Fener yürüyüşü" yapıyordu. Bu yıl öncülüğünü İşçi Partisi'nin yaptığı "Seferberlik yürüyüşü"ne Ankara Valiliği aldığı istihbarat bilgilerine dayanarak güvenlik nedeni ile izin vermedi. Etkinliğe katılacak marjinal grupların provokatif eylemler düzenleyecekleri bilgisi CHP'ye verildiği halde CHP marjinal grupların organizasyonuna destek verdi. Suriyeli sığınmacılara karşı yapılan eylemlerde de İşçi Parti ile birlikte hareket eden CHP bu işbirliğini bugün Ankara sokaklarına taşıdı. İşçi Partisine bağlı Türkiye Gençlik Birliği bundan böyle Sayın Kılıçdaroğlu'nun sokaktaki eli ayağı olacak herhalde. CHP sokak muhalefetini Türkiye Gençlik Birliği üzerinden sürdürecek gibi görünüyor. İyi de kardeşim, Cumhuriyet sizin tekelinizde mi? Hepimizin ortak değeri olan en önemli milli bir günümüzü neden gerginlik ve huzursuzluk aracı haline getiriyorsunuz? Cumhuriyet Bayramını bir krize çevirmeye ne hakkınız var? Bayram gününü kaos gününe çevirmek size oy getirmez. Bugün göreceğiz kent mobilyalarını kırıp-dökerek, esnafın camını-çerçevesini indirerek Başkentin sokaklarını savaş alanına çevirerek Cumhuriyet Bayramı kutlanmaz. Eğer CHP halk yürüyüşü yapmak istiyorsa başka gün yapmalı veya Kemal Bey Çankaya Belediyesi'nin düzenlediği törene katılmalıydı. Eğer İşçi Partisi CHP'nin kılavuzu haline geldiyse vay bu sosyal demokratların haline. Allah aşkına bırakın bayramları bayram gibi kutlayalım.