CHP kaynıyor

A -
A +

Ana Muhalefet Partisi CHP içten içe parçalanıyor. Çok seslilik olarak kamuoyuna lanse edilen farklı görüşler CHP'nin geleceğine ipotek koyuyor. Partide huzursuzluk yok diyenlere ise verebilecek en güzel cevap, Kılıçdaroğlu'nun EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan ve İstanbul Milletvekili Levent Tüzel'e yaptığı açıklama. Bakın ne diyor Kılıçdaroğlu: "CHP içindeki bazı kanatlar özellikle Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmamızı zaman zaman engellemek istiyorlar." Bu sözlerinden hareket ederek fokur fokur kaynayan CHP kazanına kısaca bir göz atalım isterseniz: Parti içinde Sezgin Tanrıkulu'na ve Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'e yönelik tepkiler var. Kılıçdaroğlu'nun Tanrıkulu'nu yanında genel başkan yardımcısı olarak tutmasına ve sözlerine itibar edilmesine bir grup milletvekili çok ciddi şekilde karşı çıkıyor. Dersim ile ilgili sözleri, PKK tarafından kaçırılıp serbest bırakıldıktan sonra PKK'lılar için "genç arkadaşlar" ifadesini kullanması son olarak da Tunceli'de idam edilen Seyit Rıza'ya iade-i itibar için kanun teklifi vermesi Aygün'e yönelik tepkilerin artmasına neden oldu. Aygün'e karşı tavır alan bazı milletvekilleri "CHP Alevi-Kürt partisine döndü" diyerek tepki gösteriyor. CHP'nin yeni politikalarına karşı çıkanlar, bir yandan da Baykal ile yakınlaşmaya başladı. Baykal da bazı milletvekilleriyle çeşitli bahanelerle bir araya geliyor sohbet ediyor. Son Parti Meclisi toplantısında "CHP devrimci değil" diyen Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç da bazı milletvekilleri tarafından sert şekilde eleştirildi. MYK toplantılarında Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Erdoğan'ı eleştirirken kullandığı dil de tepki topluyor. Partide Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda CHP'nin vatandaşlıkla ilgili tanım ve milletvekili yemininden "Büyük Türk milleti" ifadesinin çıkarılması gibi girişimler de ulusalcı kanadı oldukça rahatsız etti. Öneri revize edilerek "Türk Milleti" ifadesi yeniden metne kondu. CHP'de partinin grup başkanvekilleri arasında alttan alta ciddi çekişmeler var. Üç grup başkanvekili de birbiriyle yarışıyor. Emine Ülker Tarhan'ın geleceğe dönük hesaplar yaptığı (Cumhurbaşkanlığı adaylığı gibi) iddia ediliyor. Bir süre önce de MÜSİAD'ı ziyaret eden Erdoğan Toprak'a bazı çevreler olumlu bakmıyor. Toprak'ın "cemaatten" olduğunu iddia edenler var. Partideki tepkilerin farkında olan Toprak ise Genel Başkan'ın yaptığı girişimlerden rahatsız olmadığını iddia ediyor. Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç ise Kılıçdaroğlu'nun kendisini bu göreve "tabandaki gücü" nedeniyle getirdiğini düşünüyor. Koç, Sezgin Tanrıkulu ve Hüseyin Aygün gibi isimlerin görüşlerine katılmadığı gibi CHP olarak izlenen bazı politikalardan da rahatsız. Önder Sav'a yakın olduğu da bilinen Koç'un önümüzdeki dönemde özellikle yerel seçimlerden sonra başlayacak bir muhalefet girişiminin içinde olabileceği değerlendirmeleri yapılıyor. Kılıçdaroğlu, aslında partideki alttan alta olan ayrışmanın farkında. Ama bunun su yüzüne çıkmaması için çaba sarf ediyor. Eski ve yeni CHP arasında kimlik bunalımı yaşayan ana muhalefet partisinde tüm hesaplar yerel seçimler üzerine yapılıyor. Özellikle ulusalcı kesim yerel seçimlerde CHP'nin alacağı oy oranının düşük çıkması durumunda Kılıçdaroğlu'na bayrak açabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.