Merhum, müstafi ve ekonomi -1-

A -
A +

Ekonomi denilen şey neydi? Borsa endeksleri, faiz ya da dövizden ibaret sandıktı uzun yıllar. Bu üçleme üzerinde ahkam kesen tipler de ekonomist oluyordu kestirmeden. İllüzyon gibi bir şeydi. Her ekonominin siyasetle iç içe olduğu genel bir kaidedir. Ama bu ilişkinin türü ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. ABD ekonomisinin, millî siyaseti ile kesişme noktasında ortaya çıkan tablo, bizdeki siyaset ve ekonominin iç içe girdiğinde verdiği poza hiç ama hiç uymuyor. Ülke nüfusunun kalitesi, coğrafyasının sunduğu tabii kaynaklar yahut memleketin konumu gibi değerler ekonomisini şekillendiriyor. Yoksa borsadır, faizdir, dövizdir, şekerdir, lokumdur gibi havagazı işler değil. ...... Önemli bir isimle konuştum, notlar çıkardım: Türkiye'nin üç büyük problemi var; - Ciddi enerji bağımlılığı (%76'sı ithalatla karşılanıyor) - Kronik cari açık (aylık 5-6 milyar dolar seviyesinde) - Kürt meselesi. Bu üç problem, ekonomi büyüdüğünde aynı hızla büyüyor. Türkiye paradoksu diyorlarmış "problemlerin asıl yapıyla beraber büyümesine". Neticede ekonomiyi büyütüp daha fazla gelir elde ediyordunuz ama bu geliri aynı hızda büyüyen üç derdin finansmanında kullanıyorsunuz. Çoğu vakit de yetmiyor para. İnceden zamlar yağıyor mesela! Neden en yüksek vergiler bizde? Bu problemlerin çözümü ise radikal projelere ve büyük cesaret gerektiren hamlelere dayanıyor. Merhum Özal üç problemi bir arada çözmek için; Genelkurmaya Kerkük-Musul hattına müdahale emrini vermişti. Bu hamle, gerçekçi bir Kürt politikasının oluşması, Cari açığın ilelebet kapanması, Ülkenin enerji ihtiyacının en düşük maliyetle karşılanması demekti. Paşa istifayı bastı orduevine gitti. Özal'ın ömrü de vefa etmedi toprağa verildi. Ben de çay içmeye gidiyorum. Döndükten sonra notların devamını aktaracağım. ........... * VİLÂYET-İ MUSUL: Bağdat Vilayeti'ne bağlı bir sancak olan Musul, 1879 yılında müstakil bir eyalet olmuş. 11 Kasım 1918 tarihinde Musul Vilayeti, Birleşik Krallık tarafından ele geçirilmiş (terk edilmiş) ve yürürlükten kaldırılmıştır. 1919 yılında Musul, Milletler Cemiyeti tarafından Birleşik Krallık'a verilmiş ve Birleşik Krallık Mezopotamya Mandası'nın bir parçası olmuştur. 5 Haziran 1926 tarihli Ankara Antlaşması ile Birleşik Krallık Mezopotamya Mandası'nın bir parçası olduğu kesinleşmiştir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.