krampon

A -
A +

>>> krampon TARAFTARLARIN "Çıldırt Bizi" tezahüratlarını yanlış anlayan Şenol Güneş'in, önümüzdeki hafta Halil ve Serkan Balcı'yı ilk onbirde oynatmasına kesin gözüyle bakılıyor... "rhmsrl" ... FİKRET ORMAN: "İyi oynadığımız zaman kulüp gelirlerimiz düşüyor, mağlubiyetler alarak taraftarı tribüne çekme kararı aldık..." "bonussimao" ... FENERBAHÇE'ye yenilerek büyük şok yaşayan Pendikspor taraftarı sabaha karşı kulüp binasının önüne gelerek yönetimi istifaya çağırdı... "bruşli" ... OLYMPİAKOS Başkanı: "Artık hakkında olumlu düşündüğümüz transferlere yeşil ışık yerine tasarruflu ampul yakıyoruz..." "mefas" >>> söz der ki; "-Nefretin tohumu, sevginin külünden atılır..." (...Edip kaybolduğu müthiş S.Ö.Z.leri) >>> tuzaktan kumanda (...TGRT FM / Huzura Doğru) YUNUS ABİ: Hocam burnumuzdaki pislikleri matkapla almak caiz mi?... OSMAN ÜNLÜ: Matkap yollayayım mı?... (...KANAL D / Beyaz Show) MUHABİR: Mayaları tanıyor musunuz?... YAŞLI BAYAN: Yok kızım, biz onları tanımayız... Biz köylüyüz, tarla eker, tarla biçeriz... >>> hayata dair Kendimi kaptırmamaya çalıştığım çocukça, yakışıksız bir huyumuz vardır: Dertlerimizle dostlarımızı acındırmak, kendimize vah vah dedirtmek... Başımıza gelenleri büyütür, şişirir, karşımızdakini ağlatmak isteriz, neredeyse... Başkalarını kendi dertleri karşısında soğukkanlı gördük mü överiz, ama soğukkanlılığı bizim dertlerimize karşı gösterdiler mi darılır, kızarız... Oysaki insan sevincini büyüterek anlatmalı, üzüntülerini kısaltarak... Kendine yok yere acındıran, gerçekten dertli olunca acınmamayı hak eder... Durmadan vahlanan kimse vahlanılmaz olur... Kendini canlı iken ölü göstereni ölü iken canlı görebilir herkes... Öylelerini gördüm ki; eş dost kendilerini gürbüz, keyifli görecek diye ödleri kopar, iyileşmiş sanılmamak için gülmelerini tutarlardı... Sağlık; kimseyi acındırmadığı için, nefret ettikleri bir şey olurdu... (...Montaigne) >>> kadınlar & erkekler (...Tarihe mal olmuş "laf"lar) "-Nereye gidiyorsun anamın gelini?..." *** "-Pardon burayı siz mi aydınlatıyorsunuz?..." *** "-Yavaş yürü; bu şehir bir depremi daha kaldıracak halde değil..." *** "-Bir telefon rehberi yazmaktayım... Senin de numaranı yazabilir miyim?... "-İlk görüşte aşka inanır mısın?.. Yoksa etrafında birkaç tur daha atayım mı?..." *** "-İşte ben geldim... Onun dışında bir isteğiniz var mı?..." *** "-Nikâh dairesine gidip evlenelim mi, yoksa içeceğin bitene kadar bekleyelim mi?..." *** "-Pardon fazla gülümsemeniz var mı acaba?..." >>> Temel'in Yeri Temel, millete köpeğinin ne kadar zekî olduğunu anlatıyormuş... "Nereden biliyorsun" diye sormuşlar... "-Dolaşırken idrarını eczanenin kapısına yapıyor..." Herkes gülmüş tabii, "Ne var bunda bütün köpekler yapar bunu" diye... "Ama" demiş Temel; "-Eczanenin kapısında 'İdrar tahlili yapılır' yazıyordu..." >>> bizimkiler Serdar bindiği Beylikdüzü servisinde uyuyakalmış... Son durakta şoför artık kapıları kilitleyip, evine gitmek üzereyken fark etmiş ve "Sen niye inmedin" diye kaldırmış... Serdar gözlerini ovuşturarak telefonuna bakmış, "Erken mi geldik bugün" diye sormuş... "E-5'te trafik vardı, TEM'den geldik" diye anlatmış durumu... "Tüh" demiş Serdar; "-Ben saati 19.00'a kuruyordum, tam evin önünde oluyorduk... Erken gelince çalmadı tabii..." Sözlerini bitirince telefonun alarmı çalmaya başlamış... >>> Bir film diyaloğu "-Beklesem bile gelmeyecekse, bu beni terk ettiği anlamına gelmez... Bunun anlamı yolda oluşudur..." (...I Miss You dizisinden Kozupha gönderdi)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.