Kürtleri 10 vekil mi temsil ediyor?

AK Parti her hafta salı günü Meclis'te yapılan grup toplantısını bu hafta genel merkezde yaptı. Başbakan Erdoğan "İstişare ve Değerlendirme Toplantısı" başlığı altında milletvekilleri ile biraraya geldi. Toplantının basına açık bölümünde genel bir değerlendirme yapan Başbakanın basına kapalı bölümünde söz alan herkesi dinlediği, notlar aldığı söyleniyor. Başbakan konuya ilişkin yorum yapmaktan kaçınmış. Dokunulmazlıkların kaldırılmasına 'hayır' oyu vereceğini önceden açıklayan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, BDP'lilerin işledikleri suçun cezalandırmayı hak ettiğini ancak dokunulmazlıklarının kaldırılmasının PKK ve BDP'ye daha çok yarayacağını savunmuş. Önceden iddia edildiği gibi bu konuda AK Parti'de bir çatlak oluşmamış, Başbakan da kimseyi iknaya çalışmamış. Konuya ilişkin herkes görüşünü dile getirmiş, istişarede bulunulmuş. Toplantıdan çıkan karara göre; AK Parti 'dokunulmazlık' konusu ile ilgili ilkesel bir çerçeve oluşturup ortaya bir prensip kararı koyacak. Kabahatler Kanunu kapsamına girebilecek basit suçların dışında kalan ağır suçların tamamında dokunulmazlıkların kaldırılması konusu incelenerek iki aylık bir çalışma yapılacak. Bütçe görüşmelerinden sonra konu ele alınacak. Sadece BDP'ye mahsus değil genel anlamda bir dokunulmazlık yaklaşımı ortaya konacak. Karma komisyon 860 dokunulmazlık dosyasını inceleyip Genel Kurula bir rapor sunacak. Bu iki aylık sürede BDP'nin tutumu süreci etkileyecektir. BDP bugün yaptığı gibi 'kör göze parmak sokmaya' devam ederse süreç hızlanacaktır. Sayın Ensarioğlu'nun tespiti yanlış değil. Ama Sayın Ensarioğlu Türkiye'nin Diyarbakır'dan ibaret olmadığını, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının teröristlerle kucaklaşan bir vekile müsamaha edilmesine tepki gösterdiklerini mutlaka biliyordur. "Kimse dağa çıkmasın, eline silah almasın. Sorunlarına silah yolu ile, terörle değil siyasetle TBMM çatısı altında çözüm arasın" genel ilkesini çürütmek, 'bize silahtan başka yol bırakmıyorlar' dedirtmek için bazı BDP'liler seçildikleri günden bu yana ciddi çaba sarfediyorlar. Onların derdi siyaset yapmak, Kürt sorununa ya da bölgesel sorunlara siyaset yolu ile çözüm aramak değil. Onların derdi terörden başka çare kalmadığı fikrini yaygınlaştırmak, terörü meşrulaştırmak. Teröre açıkça destek veren bir partiye hangi demokrasi müsamaha gösterir? Terör örgütünün bir uzantısı ve onun Meclisteki temsilcisi gibi davrananlara ne kadar sabredilebilir? BDP siyaset kanallarının açık tutulma çabasını istismar ediyor. Bu kanalların kapatılması için elinden geleni yapıyor. Kanunlara, yasalara, ulusal ve uluslar arası hukuka meydan okuyorlar. Bu meydan okumaya kimse artık seyirci kalamaz. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, "10 vekilin dokunulmazlıklarının kaldırılması Kürtlerin temsiliyet imkanını engeller" demiş. Hadi canım ordan, Meclis'te 150'nin üzerinde Kürt kökenli vekil var. Sadece AK Parti'de Kürt kökenli 70'den fazla vekil var. Bunlar Kürtleri temsil etmiyorlar da tüm talimatları PKK'dan alan ve iradeleri örgüt elinde olan 10 vekil mi Kürtleri temsil ediyor? Güldürmeyin adamı.