2013'ten beklentilerim

2012 yılını kazasız belasız ve sağlıklı bir biçimde tamamladım. Rabbime şükrediyorum. İnşallah 2013'te daha iyi günler görürüz. Miladi yeni yılınızı tebrik ediyorum. 2013 yılının ülkem için hayırlı ve huzurlu bir yıl olmasını diliyorum. 2013 yılından beklentilerim var. Türkiye'nin 2012'de beceremediği ve eksik bıraktığı yeni anayasa yapımının 2013'te tamamlanmasını istiyoruz. Türkiye'nin artık bu yamalı bohçadan kurtulması gerekiyor. Üzerinde uzlaşılan maddeler hızla geçmeli. Paranteze alınan maddeler üzerinde tartışmaya başlamalıyız. TBMM tatile girmeden bu konuda ne yapacaksak artık yapmalıyız. CHP ve MHP, 'acele etmeyelim' havasındalar. Acele etmeyelim diye diye 30 yıldır aynı deli gömleği ile ortalıkta dolaşıyoruz. Meclisin arşivinde birçok anayasa taslağı var. Aslında konuşulmadık, tartışılmadık bir şey kalmadı. Ayrıca siyasi partilerin seçime girerken millete verdikleri yeni anayasa taahhüdü var. Dünya hızla değişiyor. 2012'yi ıskaladık. Bari 2013'te bu işi bitirelim. İpe un sermenin bir anlamı yok. "Toplum tartışmalı zaman sınırlaması koyulmamalı" diyen Kılıçdaroğlu, yeni bir anayasa için ne kadar zamana ihtiyacı olduğunu da açıklasın bari. Sayın Kılıçdaroğlu'nun vakit sorunu olmayabilir. Zaman derdi olmayabilir. Ama bu ülkenin artık kaybedecek zamanı yok. 2023 hedeflerini koyanların acelesi var. Yeni bir anayasa için Türkiye'nin acelesi olmalı. Bırakın süslü lafları, yıllardır aynı maddeleri, aynı başlıkları, hep aynı cümlelerle tartışıyoruz. Usandık artık. Bu, havanda su dövmeye dönüştü. Bu tartışma, daha iyiye ulaşma tartışması değil. Bence bu tartışma, mevcut düzeni devam ettirmek adına zaman kazanma amaçlı bir tartışma. 2013'ten ikinci büyük beklentim; T.C. Devletinin Kürt sorununun çözümü konusunda cesur adımlar atmaya devam etmesi. Diğer yandan da Kürt sorununu kullanarak varlığını sürdüren bölücü terörün marjinal seviyelere çekilmesi. Başbakan çok dürüst ve net bir şekilde, "Terörü bitirmek için İmralı dahil devlet görevlileri herkesle görüşüyor" benzeri bir söz söyledi. Emin olun milletin büyük bir bölümü, Başbakanı bu konuda destekliyor. Başbakan Erdoğan'ın söylediği bu sözü başka bir lider söylese toplumun büyük bir bölümünden tepki alırdı. Ama sözün sahibi Erdoğan olunca, işin sorumluluğunu Başbakan yüklenince millet o işte bir bit yeniği aramıyor. Samimi çabaya destek veriyor. Hükümetin de içinde bulunduğu devlet aygıtı 2013'te Kürt sorunu ve terör sorunu konusunda önemli mesafeler kaydedecek gibi geliyor, bana. Bir yandan derin yapılar, bir yandan bu yapılarla ilişkili derin PKK ve iki yapıyı pohpohlayan, destek sağlayan bazı küresel güçler iş birliği içinde bu süreci akamete uğratacak, normalleşmeyi dinamitleyecek, herkesi konuşamaz hale getirecek provokasyonlar yapacaklardır. Silvan saldırısı gibi, Habur gibi, Uludere gibi, hatta daha sansasyonel provokasyonlar beklemek ve tedbir almak lazım. Ama tüm bunlara rağmen ben umutluyum. Bu konuda 2013'te önemli bir mesafe alacağımıza inanıyorum. 2013'ten diğer bir beklentim de benim mahallemdeki aktörlerin birilerinin oyununa gelip birbirine düşmemesi. Bu benim korkulu rüyam. Fitneciler 2012'de iyi çalıştılar. Allah var epey de mesafe aldılar. Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında bazı cemaatlerle hükümet arasında çatlaklar oluşturma gayretleri sanırım 2013'te de devam edecek. Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştıkça bu çabalar yoğunlaşacak. Her kim bu çabalara alet olursa destek verirse hatta göz yumarsa Rabbim onu helak eder. İyi Müslüman uyanık olur ve ilmî siyaseti bilir. Rabbimin verdiklerinin kıymetini bilsin herkes.