NOTLAR

1950'lerden bir gazete reklamı Zevk sahibi kimseler Ronson çakmağını kullanırlar. Dünyanın en mükemmel çakmakları olan Ronson'a sizin de sahip olmak isteyeceğiniz muhakkaktır. Parmaklarınızı incitmeden ve kirletmeden ve basit bir surette basınca yanar-bırakınca söner. Gerek hediye olarak vermek, gerek bizzat kullanmak bakımından, Ronson çakmaklarının muhtelif modelleri en mükemmel bir intihap mevzuudur. Türkiye Mümessili E.Burla *** Kibarlıkla saygı arasında ne fark var? Astın üstün huzurunda eğilip bükülmesi kibarlık değildir..Saygıdır..Zorunluluktur, içtendir o ayrı..Ama üstün asta karşı saygılı davranması kibarlıktır. Hiyerarşi deyince sadece askerlikte sıralama akla gelmemeli..Toplumda da sosyal statü hiyerarşisi var. *** Diplomasi: Perde arkası diplomaside, kimseyi rahatsız etmeyecek formülasyonları bulma konusunda İngilizlerin üstüne yoktur. Muhataplarını zafer kazanmış havasına sokarlar.(Yalım Eralp-Büyükelçi) *** Mimarlar Kongresi: 22.Dünya Mimarlar Kongresi'nden iki not.. Amerikalı mimar Joseph Rykwest: "İstanbul'un New York ve Londra'da olduğu gibi kendi tarımını üreten bir kent modelini seçmesi gerekli..Kentte hem tarım hem de hayvancılık yapılabilecek özel alanlar oluşturulmalı. .... Kongreye katılan mimarlara boğaz turunda mihmandarlık yapan Eczacıbaşı'ndan bir not: "Gezinin sonlarına doğru, 'İyi hoş da bu eserlerin hepsi Osmanlı dönemine ait. Cumhuriyet nerede?' diye sordular." *** Standart: Yurt dışındaki Türkler orada emlak sahibi olunca oh ne iyi diyoruz..Yabancılar bizde mülk alınca tedirgin oluyoruz. Satın aldıkları mülkün toprağını taşını alıp götüreceklermiş gibi. HHH Borç: Borçsuz ülke yok. Önemli olan borcun sürdürülebilirliği..Bu da faizle ve büyüme ile ilgili. Uzun vade düşük faiz. Çavuşesku inat etti borcu sıfırlamak için..Halkın anasını ağlattı, borcu sıfıra yaklaştırdı ama sonunu görmeye ömrü yetmedi. *** Üniversitedeki papaz: Refik Baydur: "Torunumun mezuniyet töreni için ABD'ye gittim. Törende rektör ve papaz konuştu. Papazın niye konuştuğunu sorunca, 'papaz burada öğrencinin her derdine koşar ve çözer' dediler." *** Ara vermek: Arçelik'in eski genel müdürlerinden Nedim Esgin: "Yurtdışında 'sabbatical' diye olay var..ara vermek nefes almak..Bize yabancı kavramlar. En tepeye çıktığınız vakit yalnızsınız. Hem kendinizi hem arkanızı kollamanız gerekiyor. Hep daha iyi sonuçlar almak..hep ama hep pedala daha hızlı basmak..Haliyle bir gün geliyor anlamsızlaşıyor. Bir dönem meditasyona gittim..'Size kötülük yapana bile iyilik yapın ki hayatın anlamı olsun.' gibi şeyler söyleniyor. Nasıl olacak bu? Bizler öyle bir formasyondan geçtik ki..Her tarafımızda silah var..Kim kımıldasa ateş ediyoruz. Kimin ne yapacağı belli değil. diken üstündeki rambo gibiyiz."