Uçurumlara bakmak

A -
A +

Suriye'de sular durulmuyor... Kurşunlar arasında günübirlik yaşamaya çalışan insanlar nerede, ne zaman ölümle yüzleşeceğini bilemiyor... Savaşın acımasız yüzüyle karşılaşan ve esaret günlerinin gölgesinde ve sınır boylarındaki çadır kentlerde yaşamaya çalışan bir milletin dramı üzerinde hâlâ binbir türlü oyun oynanmaya devam ediyor... Annesi de Esad'ı terk edip gitmiş... Ama kendisi hâlâ iktidar koltuğunda bir kukla gibi oturmakta ısrar ediyor... Ve oturmasından kazanç elde eden şer cephesi kendi hayallerini Esad üzerinden gerçekleştirmeye çalışıyor... Dün babasını kullanan şer cephesi bugün oğlunu kullanıyor... Çünkü Suriye büyük bir hayalin ilk durağı ve kapısı... * İslam tarihçileri, Gaziantep, Antakya, Lübnan, Suriye ile Ürdün' ün büyük bir kısmına Şam demektedir... Yani tarih boyunca önemli bir konuma sahip olan Suriye, Osmanlı Devleti'nden kopartıldıktan sonra ihanet dolu strateji hesaplarına dayalı menfaat şebekesine hemen her gün bir yenisi daha ekleniyor... İran, Rusya, Çin, Irak, Lübnan ve belki de İsrail altıgeni içinde kimbilir ne acımasız hesaplar yapılıyor... Dünden bugüne Şam kilit bir kent konumunu hâlâ koruyor... * Salahaddin Eyyübi' nin dahi Mısır'ı ihmal edip, Şam'a daha çok önem verdiği biliniyor... Ve son zamanlarını genellikle Şam'da geçirmesi, bu bölgenin Frenk topraklarına sefer yapmaya daha elverişli olmasından kaynaklandığını belirten tarihçiler Salahaddin Eyyübi'nin iki büyük siyasi ve askeri hedefi olduğunu ifade etmektedirler... Prof. Dr. Ramazan Şeşen'in Salahaddin Eyyübi ve Devlet adlı eserinde bu iki hedef şöyle özetleniyor; -Birincisi, Nureddin zamanında kurulan siyasi birliği dağılmaktan korumak, onun zamanında girişilen imar faaliyetlerini devam ettirmek, ikincisi ise Kudüs ve Sahil Bölgesi'ni Frenklerden temizleyerek İslam dünyasının alnındaki kara lekeyi silmekti... Ve Salahaddin Eyyübi bu iki hedefini de gerçekleştirir... Şam'daki kabrini ziyaret ettiğimde yaptıklarını ve hayatını hatırlamış ve gözlerimiz yaşarmıştı... Bugün ise imanlı bir halk büyük bir uçurumun eşiğinde... Ve dünya bu uçurumdan aşağıya sadece bakmakla yetiniyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.