AK Parti'nin yeni anayasa süreci

A -
A +

Sayın Başbakanın üç Avrupa ülkesini kapsayan seyahatinin ikinci ayağı Macaristan'dayız. Başbakan Macaristan-Türkiye ilişkilerini çok önemsiyor. "Macaristan deyince bir dakika durun. Macaristan bizim için çok önemli bir ülke. Bu ülke ile tarihî bağlarımız var. Macaristan'da ata yadigârı birçok eser var. TİKA bu eserlere el attı ve bunları restore ediyor. Büyükelçiliğimizi büyüteceğiz" diyor, Sayın Başbakan. Başbakanın 4 bakan ve 125 işadamı ile gerçekleştirdiği Avrupa gezisinin Çek Cumhuriyeti bölümü verimli geçmişe benziyor. Türk iş adamlarıyla Çek Cumhuriyetinin enerji firmaları önce Türkiye'de sonra 3'üncü ülkelerde birlikte yaptırım kararı aldılar. Çek Cumhuriyeti gezisinin en kârlı çıkan Bakanı Taner Yıldız Bey. Çekler, Türkiye'de eskimiş ve verimliliği düşmüş olan doğalgaz çevrimli termik santrallerini kısa sürede yenilemeyi, hem verimli hem de çevreci santral haline dönüştürmeyi teklif etmişler. Diğer yandan döviz ödeyerek temin ettiğimiz türbin, kazan gibi kritik enerji ekipmanlarını Türkiye'de üretecek tesisler kurulması gündemde. Nereden bakarsanız bakın 8-10 milyon dolarlık yatırım. Çekler türbin üretiminde bayağı iyilermiş. Özellikle termik santrallerimiz yenilendiğinde 7 bin megavatlık enerji üretimi sağlanacak. Çekler, bizim Avrupa Birliği sürecimize başından bu yana kesintisiz destek verdiler ve AB-Türkiye dostluk grubunda yer aldılar. AK Partili belediye başkanlarına duyurulur. Başbakan Prag'da gezerken en çok taşlarla döşenen kaldırım ve meydanları beğenmiş. Bundan sonra Türkiye'de de kaldırım ve meydanların doğal taşlarla kaplanması için belediyeleri zorlayacakmış. Çek Cumhuriyeti'nde Yunus Emre Kültür Merkezi'nin faaliyete geçirilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca Çekler, savunma sanayimizden istifade etmek ve bu alanda bizimle iş birliği yapmak istiyorlar. Büyük Macaristan'ın başkenti Budapeşte'deyiz. İki ülke köklü bir ortak tarihe sahip. Türk ve Macar halkı birbirini hep dost kabul etmiş iki halk. Macaristan'ın en eski üniversitesi olan ELTE Üniversitesi'nde Türkoloji Enstitüsü var. Sayın Başbakan dün onlara hitaben güzel bir konuşma yaptı. Gezimizin Macaristan ayağında Sayın Başbakan gazetecilerle Avrupa Birliği, yeni anayasa ve İmralı Süreci ağırlıklı başlıklar olmak üzere sohbet de yaptı. Rumların dönem başkanlığından sonra Başbakan Erdoğan Avrupa Birliği'ne yönelik mesajlarını artırmaya ve köşeye sıkıştırmaya başladı. AB konusunda hükümetin hiç hız kesmediğini, her bakanlar kurulu toplantısının en önemli gündem maddelerinden birinin ilerleme sürecinin değerlendirilmesi olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Ülkemi ve halkımı oyalamaya kimsenin hakkı yok. Yeter artık. AB olmazsa olmazımız değil" sözleri ile Brüksel'i uyardı. Şangay 5'lisiyle iş birliği veya bir başka uluslararası örgütlerle ticari ilişkilere girmek yeni arayışlar değil. Bunu ülkemizin piyasasını genişletme çabası olarak görüyor. 'Şanghay ve AB birbirinin alternatifi değil' diyor Sayın Başbakan. AB'nin, sürekli Ankara Anlaşmasının ek protokolünü hatırlattığını belirten Erdoğan bunun için meclis onayının zorunluluğuna işaret ediyor. Türkiye'nin AB üyeliğine Merkel'in bakışının pozitif yönde değiştiğini, yeni Fransız yönetiminden de olumlu sinyaller aldıklarını söylüyor. "NATO'da Avrupa ile birlikte olan Müslüman Türkiye'nin, AB'de niçin olmadığını kimseye anlatabilmek mümkün değil" diyor. Yeni anayasa süreci konusunda Başbakanın yol haritası netleşmiş gibi. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışması Mart sonuna kadar beklenecek. Uzlaşma çıkmaz ise 'ki bence çıkmaz' AK Parti kendi anayasasını getirecek. AK Parti'nin yeni anayasa önerisi başkanlık sistemine hazırlanmış ve kurgulanmış bir öneri olacak. Hükümet 330'u bulacağını görürse bu yaptığı çalışmayı genel kurula taşıyacak. Herhalde bu yasama döneminde iş biter, sonbaharda da referanduma gidilir. Yeni anayasa konusunda Başbakanın iki noktada ısrarı var. Bunlardan biri milletinin onayına referandumda sunulan 26 maddeden geriye gidişe izin vermeyeceğini açıklaması. Diğeri de olmazsa olmazımız değil diyor ama herhalde başkanlık istemi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.