Yeni Türkiye yeni anayasa

A -
A +

Yeni anayasa konusunda takip edilecek yol, netleşir gibi oldu. İktidar partisinin Uzlaşma Komisyonu'na götürdüğü teklifler biraz da kamuoyunu hazırlamaya yönelik. En azından ben öyle anlıyorum. Daha önce başkanlık sistemiyle ilgili verdiği teklif de dün yargı ile ilgili verdiği teklif de bana göre kamuoyunu hazırlamaya yönelik. Artık şöyle düşünebiliriz: Eğer cumhurbaşkanlığı seçiminden önce yeni bir anayasamız olacaksa başkanlık sistemine geçmiş olacağız. ... İktiadar partisinin sandalye sayısı yeni anayasa taslağını meclisten geçirip referanduma sunmaya yetmiyor. Muhtemel fireler de hesaba katılırsa en az 15 milletvekilinin desteğine ihtiyaç var. Takip edilecek yol netleşti derken bu açığın BDP'nin desteğiyle kapatılacağı anlaşıldı. Adına ne derseniz deyin, ister Kürt meselesinin halli için uzlaşma.. İster terörün bitirilmesi için müzakere.. O problem sıkıntıya girmeden halledilebilirse, yeni anayasa taslağında İmralı'nın beklentilerine de yer vermek gerekecek. O beklentilerin neler olduğu Uzlaşma Komisyonundaki tartışmalardan (mutabık kalınamayan maddelerden) biliniyor. O maddeler konusunda kamuoyunun ekseriyeti temsilcilerinden daha esnek. Kamuoyunun olmazsa olmazları değil. Bundan üç sene önce yeni anayasa gündeme geldiği zaman herkesin takılıp kaldığı değiştirilemez, teklif dahi edilemez maddelerine bugün takılan yok. Kaldı ki, taslak nereyle müzakere edilirse edilsin, bu hesaba göre nihai karar halkoyu ile verileceğine göre endişe edecek birşey yok. Nasıl yürürlüğe gireceği belli. İki yerde engel çıkarabilirler. İlki meclis oylamasında.. Fire beklenenden çok olur, teşebbüs yarım kalabilir. İkincisi halk oylamasında her müzakere öncesinde yaptıkları gibi ortalığı kan gölüne çevirmeye yeltenenler olabilir.. Bu teşebbüs ters de tepebilir. Normal şartlarda yüzde 65-70 oyla kabul edilmesi beklenen anayasanın yüzde 85-90 oyla kabul edilmesine de sebep olabilir. ... Yeni anayasa ile birlikte genel affın gündeme getirilmesi zor.. Belki daha sonra ferde karşı işlenen suçları istisna tutarak geçmişin şartlarında devletle (rejimle) derdi olanlar için yeni bir sayfa açılabilir. >>> Gaz alarmı Süleyman Soylu'nun konuşmasını kendi sesinden dinledim. İçinden şu satırı bu satırı cımbızla çekmişler, çarpıtılmış, yanlış anlaşılmış, yanlış anlatılmış denildiği için kendi sesinden buldum, dinledim. Sebep ne olursa olsun ister dil sürçmesi, ister toplantı heyecanı.. Bu üslubun yeni katıldığı partiye de faydası yok, kendisine de.. Methettiği başkanına da.. Kendine de zarar verdi, başkanına da.. Ben ezel/ebed kısmına takılmadım. Mecaz olarak kullanmış. O akış içinde kastettiği başka birşey.. Ama üslup rahatsız edici.. Artık bundan sonra bu tonlamanın izleri peşini bırakmaz.. Bazıları bu konuşmayla bu saatten sonra AK Parti'ye katılmamış, hükmündedir, diyor. Siyasette keşkeye yer olsaydı keşke..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.