İhale komisyonu Anayasa komisyonu

A -
A +


Bu mantıkla Irak'ta kurucu irade kim oluyor?
Saddam mı, devirdiği başbakan mı, ondan önceki kral mı, kralı oraya oturtan İngilizler mi, Saddam'ı deviren Amerikalılar mı, şu andaki meclis mi?



Fi tarihinde taşradaki bir askerî birliğe konserve alımı yapılacakmış. Mevzuat  gereği birliğin komutanı, komisyon kurun, listeye Tbp.Yzb.'yı da yazın, diyor.
Komisyon toplanıyor, satıcının numuneleri masaya konuyor.. Üyeler bakıyor, doktor dışında "çok münasiptir komutanım" diyor.
Tbp. Yzb. konservelerin bozuk olduğunu söylüyor.
Komutan da gülümseyerek;
"Doktor bana dediler ki, konserve kutusunu havadan yere bırak, bozuk para gibi dik durursa bozuk demektir. Yine bozuk para gibi ağzı ya da tabanı yere gelirse (yazı tura misali) sağlam demektir.
Bak yere bırakıyorum, dik durmuyor. Demek ki bozuk değil" diyor.
(Bu teoriye göre bozuk olma ihtimali 1000/1)
Masadakiler gülümsüyor, yüzbaşı alım evrakının altına imza atmıyor.
Toplantı erteleniyor, yüzbaşısız bir komisyon kuruluyor. O komisyon konservelerin alımının uygun olduğuna karar veriyor.
Bu yüzbaşı 15 sene önce emekli oldu. Demek ki yaklaşık 20 sene önceki bir olaydan söz ediyoruz.
Bu komisyonun görevi her hal ve şart altında alıma onay vermek. Tersi olsaydı, komutan, "toplanın satın almanın uygun olmadığına karar verin" deseydi aynı mantıkla, komisyon üyeleri "metal bir lirayı yere bırakalım, dik duruşa alalım, yazı ya da tura gelirse alımı uygun değil" derlerdi.
........
Ulusalcılar Sabih Abi ile Erdoğan Abi'nin hukuki yorumlarına dayanarak anayasanın değiştirilemeyeceğine karar vermişler.
İhale komisyonu gibi parayı yere atalım, dik gelirse anayasa değişebilir.. Yazı tura gelirse değişemez, diyorlar.
Tezlerine mesnet kabul ettikleri maddenin son kısmı şöyle:
"... Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasa'dan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz."
Bu hüküm anayasa yapamazsınız, demekmiş.
Ama ısrarlı isek yolu şuymuş:
Önce referandumla halka, "yeni bir anayasa istiyor musunuz?" diye soracakmışız.
İstiyoruz, derlerse, barajsız bir seçimle kurucu meclis oluşturacakmışız.
O meclis anayasa yapacakmış.
Sonra tekrar halkoyuna sunacakmışız..
Masallarda padişahın kızına talip olan Keloğlan'a sıralanan şartlar gibi.
Efendim kurucu irade engeli varmış.
Evren Paşam'ın "kaldırdım eski anayasayı, koydum yenisini" kararı kurucu iradeye aykırı değil.
Paşam yaparsa olur.
Meclis yapıp halkoyuna sunarsa olmaz.
Kurucu iradenin ne olduğunu da açıkça söyleyebilseler..
Bu mantıkla Irak'ta kurucu irade kim oluyor?
Saddam mı, devirdiği başbakan mı, ondan önceki kral mı, kralı oraya oturtan İngilizler mi, Saddam'ı deviren Amerikalılar mı, şu andaki meclis mi?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.