Cumhurbaşkanlığı bisiklet turu yine nefesleri kesti! Yıldızlar masalsı rotalara hayran kaldı

CAHİT EROĞUL'UN HABERİ - Hepimizin daha çocukken ezberlediği bir şarkı vardır hani; Sen ne güzel bulursun,
Gezsen Anadolu’yu...

M. Faruk Gürtunca’ya aitmiş sözleri… Şair; Anadolu’yu gezersek dertlerden kurtulacağımızı söyler ve şöyle devam eder: 

Billur ırmakları var,
Buzdan kaynakları var,
Ne hoş toprakları var,
Gezsen Anadolu’yu...

Her nisan ayı geldiğinde Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu sayesinde Anadolu’nun en özel coğrafyasını, Akdeniz’i ve Ege’yi bir hafta boyunca adım adım arşınlamak doğrusu ya terapi gibi geliyor… 

YENİ ROTA KEŞFETMEK

TUR, bilindiği üzere yıllardır Antalya’dan başlayıp, İstanbul’da bitiyor. Ama bilinenin aksine hep aynı yollardan geçmiyor… Her seferinde yeni bir rotanın oluşturulması ayrı bir mühendislik, emek ve maharet istiyor. Rotayı belirleyen kişi; TUR’un yarış direktörü Mutlu Erçevik… 

Toplam 1.188 kilometrelik parkuru belirlemek için aylar öncesinden başlamış, 10 bin kilometre yol katetmiş… Dağ yollarında akşamlamış, sabah kalkmış devam etmiş, beğenmemiş başka rota çizmiş. Buradan bisikletçiler geçer mi, yolu düzgün mü, aşağısı uçurum mu? Takım araçları da var işin içinde, yoksa başka bir yol mu bulsak?
Kimi yollar var; öyle yorucu, öyle kırıcı ki, can dayanmaz. Arabanın zor çıktığı yere pedal basacaksın…

Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, her ne kadar sprinterlerin hoşuna giden etaplardan oluşuyor olsa da, günün sonunda birinciyi hep bir dağ etabı belirliyor… Orayı birinci çıkan, yarışı da birinci bitiriyor genelde… Turkuaz mayoyu almak; dağ keçisi olmaktan geçiyor yani… 

Tabii ki amaç sadece yarışı zorlaştırmak değil. Türkiye’nin doğal güzelliklerini, tarihî ve kültürel mirasını da gözler önüne sermek. Rotayı belirleyen en önemli etkenlerden biri de bu. Ne de olsa TUR, televizyon yayınları ve sosyal medya üzerinden yaklaşık 1 milyar kişiye ulaşıyor…  

BİR TÜRK RİVİERASI 

Yarışın yarıdan fazlası ‘Türk Rivierası’ denilen bölgede geçiyor. Yani; Akdeniz kıyısı boyunca Antalya’nın doğusundan başlayıp Muğla’yı da içine alan hat üzerinde; Antalya-Kemer-Kaş-Fethiye-Marmaris-Bodrum… 
Antalya’yı fazla anlatmaya gerek yok. Türkiye’nin ve dünyanın en gözde tatil beldelerinden birisi... Doğal güzellikleri, antik kentleri, tarihî mirası, masmavi denizi, çağlayan ırmakları, şelaleleri, daha üzerinde beyaz gelinliğiyle Torosları… Aşağıda denize gir, yukarı çık kayak yap… Aynı günde iki ayrı macera… 
İkinci gün yarış Kemer’den start alıyor, Kaş-Kalkan’da bitiyor. 

Ne muhteşem bir manzara… 

Hele Kaş yolu üzerinde birden aşağıda beliren Kaputaş Plajı’nın görüntüsü… 

Siz eğer pedal pedal basıp giden 1.100 kişilik dev bir kervanın peşinde değilseniz, durun ve bu muhteşem plajın altın sarısı kumlarına ayak basın… Tabii bunun için 168 basamak merdiveni inmeyi göze almalısınız. Baş döndürücü bir yer. Denizin içinden çıkan doğal kaynak suyunun serinliği ve dillere destan turkuaz rengi, bu plajı haklı olarak dünyanın en güzel plajları listesine sokuyor…

Kervan; Kaş/Kalkan’da finişi gördükten sonra Fethiye’ye geçiyor. Ertesi gün yarışın startı oradan. 

EN GÜZEL DENİZ, ÖLÜDENİZ!

Turun olmazsa olmaz destinasyonlarından birindeyiz; Fethiye’de… 

Dingin, yeşilden maviye her tonu barındıran dünyanın en güzel denizlerinden Ölüdeniz’e el salladıktan sonra yola devam… 

Turun rotası Marmaris’e doğru yol alırken siz Dalyan’da Caretta Caretta kaplumbağalarını görebilir ve antik Likya kentlerinden biri olan Kaunos’u ziyaret edebilirsiniz. 

Akdeniz ile Ege’nin buluştuğu yerdeyiz artık; Marmaris’te… 

Çam ormanlarıyla bezeli dağların arasında kalan Marmaris’te reçine kokularını içinize çeke çeke Bodrum’a doğru yol alıyorsunuz. 

Nasıl anlatsam, nerden başlasam,
Kaç kişiydik o zaman bak, 
Kaç kişi kaldı şimdi?
Bodrum, Bodrum… 

Dilinizde MFÖ, bir şarkı tutturmuşsunuz farkında olmadan… 
Yarış direktörü Mutlu Erçevik’in bu etapla ilgili notlarına göz atıyoruz:  “Sert rüzgâr yarışın gidişatını değiştirecek, pelotonda bölünmelere neden olacak. Bu bir sprint finiş olmayabilir. Çok teknik inişler çıkışlar var. Gökova koylarından geçerken harika manzaralar eşlik edecek…”
Mavi boyalı kapıları, beyaz badanalı, ta terasa kadar uzanan begonvilleriyle bezeli evleri geride bırakıp Kuşadası’na doğru ilerlerken alışıldık rotanın dışına çıkıp kırsala giriyoruz. Masallarda tasvir edilen köylerin içinden geçip Didim üzerinden Ege sahillerinin müthiş manzarasıyla devam ediyoruz. Milet Antik Kenti’nin kenarından geçtikten sonra Söke üzerinden Kuşadası’na varıyoruz...

MANİSA TARZANI'NIN İZİNDE

Turun en yorucu ve en zor etabı için tanımlanan ‘Kraliçe Etabı’ndayız… 

Yolumuz Kuşadası’ndan, Manisa’daki Spil Dağı’na uzanacak. Yani ‘Manisa Tarzanı’ olarak bilinen Ahmeddin Carlak’ın, kendi deyimiyle de Ahmet Bedevi’nin şehrine… 

Kurtuluş Savaşı Gazisi bir Türkmen’miş Ahmet Bedevi… 1899’da Samarra’da (Irak) doğmuş. Savaş sonrası İstiklal Madalyası’yla Manisa’ya gelmiş bahçıvanlık yapıyormuş. Spil ormanlarına kendini adamış… Söylenenlere göre 60 bin ağaç dikmiş… Spil Dağı’nda yaşar, Manisa sokaklarında üzerinde sadece siyah bir şortla dolaşırmış. Meşhur ‘Tarzan’ filminden dolayı kendisine ‘Manisa Tarzanı’ lakabını takmışlar... 

Bisikletçiler, yaklaşık 150 kilometre pedal çevirdikten sonra, 15 kilometrelik bir yokuş tırmanacaklar. 1.244 metredeki zirveye ilk ulaşan sporcu, bir aksilik olmazsa şampiyonluğunu da ilan etmiş olacak… 

Yorucu, nefes nefese biten bir finişin ardından Spil Dağı’ndan Çeşme’ye iniyoruz akşama… Çeşme-İzmir etabı da Karşıyaka İskelesi’nde noktalanıyor… 

Sporcular hariç takım araçları, tırlar, motorcular, ekipmanları taşıyan araçlar, gazeteciler, görevliler tekmili birden kara yoluyla İstanbul’a geçiyor. 

Çünkü yarışın son etabı, Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan dünya şehri İstanbul’da… 

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar,  
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar…

Ancak yarışçılar ertesi gün İstanbul’da yağmurlu bir güne uyanıyor. Yerler kaygan ve kaza riski çok büyük. Yarış nötralize ediliyor. Yani puanlama yapılmıyor. İlk yedi etapta toplanan puanlara göre dereceye girenler ilan ediliyor. 
Ve dediğimiz gibi; Spil Dağı’nda finişi ilk gören Dsm-Firmenich PostNL takımının Hollandalı sporcusu Frank van den Broek, 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun kazananı oluyor… 

Seneye yeni rotalar, yeni heyecanlar… 

BAŞKAN MÜFTÜOĞLU: TUR, DÜNYAYA AÇILAN PENCERE

∂ Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, başarılı bir organizasyonu daha geride bırakmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. TUR’un Türkiye’yi dünyaya tanıtan bir organizasyon olduğunu ifade eden Müftüoğlu “Bu yıl gerçekten parkurlarıyla, organizasyonuyla ve sportif değerlendirmesiyle çok önemli bir turu geride bıraktık. TUR, birçok teknik parkurlardan oluştu. Ana yolların dışına çıkarak köy yollarından, doğanın içinden geçerek ülkemizin görünmeyen yerlerini dünyada 1 milyara yakın insana gösterdik. Hem mücadelesiyle hem de görsel şöleniyle unutulmaz bir yarış oldu” dedi. 

TURKUAZ MAYO ONUN ŞAMPİYON VAN DEN BROEK

∂ İstanbul etabının yağış sebebiyle nötralize edilmesiyle, yedinci etap sonunda genel klasman lideri durumundaki Dsm-Firmenich PostNL sporcusu Frank van den Broek, 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nu kazandı. Hollandalı sporcu, 25 saat 53 dakika 9 saniyelik derecesiyle “turkuaz mayo”nun sahibi oldu. Terengganu ekibinden Eritreli bisikletçi Merhawi Kudus genel klasmanı ikinci sırada tamamlarken, Polti Kometa takımından Büyük Britanyalı sporcu Paul Double da turun üçüncüsü oldu.

LİDERLERİN MAYOLARI

TUR 2024’ü en kısa sürede bitiren bisikletçi ve etaplardaki prim kapılarında aldığı puanlar bakımından lider sporcular, dört farklı renkteki formayı giyiyor. Hangi renk, hangi başarıyı temsil ediyor işte listesi: 
Turkuaz mayo: Genel klasman lideri
Yeşil mayo: Sprint lideri
Kırmızı mayo: Tırmanış lideri
Beyaz mayo: Türkiye güzellikleri lideri

ULUSLARARASI YARIŞ 25 TAKIM, 175 SPORCU

∂ Dünyanın tek kıtalararası bisiklet turu olan organizasyonun 59’uncusu, bu yıl 21-28 Nisan tarihlerinde düzenlendi. Sekiz etaptan oluşan TUR 2024’te 25 takımdan 175 bisikletçi, 1.188 kilometre boyunca pedal çevirdi. Organizasyon TRT Spor ve Eurosport ekranlarından canlı yayınlandı. TUR 2024’te dört Dünya Turu, yedi profesyonel, 12 de kıta takımı pelotonda kıyasıya mücadele verdi. Beykoz Belediyespor, Konya Büyükşehir Belediyespor, Sakarya Büyükşehir Belediyespor ve Spor Toto olmak üzere Türkiye’den dört takım organizasyonda yer aldı. 

TEK TEKER ÜZERİNDE AKROBASİ GÖSTERİSİ

∂ Artistik bisikletçi Viola Brand geçen yıl olduğu gibi bu yıl da gösterileriyle TUR 2024’te izleyenleri kendisine hayran bıraktı. Bisikletiyle yürekleri ağza getiren akrobatik gösteriler sunan Viola, seyircileri coşturdu. 

YEMEYEN KALMASIN DAĞDA MESİR SAÇIMI

∂ Spil Dağı’nda biten turun altıncı günü, Manisa Mesir Şenlikleri kapsamında 11 ülkeden gelen çocukların gösterileri ve geleneksel mesir saçımı törenine sahne oldu. Özellikle yabancı sporcular mesir saçımı törenini büyük bir ilgiyle takip ederken tadına bakmaktan geri durmadı.