Dolardan büyük kaçış! Bir haftada 5,25 milyar $…

TÜRKİYE GAZETESİ ÖZEL- Merkez Bankası tarafından enflasyonla mücadele kapsamında aylardır uygulanan “sıkı para politikası” ve “değerli TL” vurgusu, dün Enflasyon Raporu Toplantısında da kararlı şekilde dile getirildi. Önümüzdeki aylarda enflasyonla mücadelenin ana hedef olacağı ve bu hedef doğrultusunda ne gerekiyorsa yapılacağı vurgulandı. Türk lirasına güven perçinlendi. Dövizden kaçış hızlandı. TCMB’nin, rezervlerini güçlendirmek için dolarda haftalardır alım tarafında yer alması kurlarda daha fazla düşüşü önlerken; hem yerli hem de yabancı yatırımcılar hızla TL’ye geçmeye devam ediyor.

10 MAYIS DOLAR FİYATI KAÇ TL?

Serbest piyasada dolar 10 Mayıs işlemlerine 32,25 TL seviyesinden başlıyor. Döviz bürolarında da 31,98-32,23 TL alı ve satım aralığında seyrediyor. Euro ise Kapalıçarşı’da sabah saatlerinde 34,40-34,75 TL alım ve satım tarafında fiyatlanıyor. Döviz kurlarında yaklaşık iki aydır devam eden stabil görünüm ve bu süreçte TL getirisinin, aylık TÜFE’nin de üzerinde fırsat sunması, dolarda çözülmeleri de hızlandırdı.

DOLARDAN BÜYÜK KAÇIŞ

3 Mayıs ile biten geçen haftaya dair açıklanan verilere göre;

-Yerli yatırımcıların döviz hesaplarında 3 milyar 421 milyon dolarlık düşüş yaşandı. 22 Mart haftasında 185,83 milyar dolar olan döviz hesapları, geçen hafta 175,81 milyar dolara kadar geriledi.

-Yabancı yatırımcılar Türkiye’de; 309,10 milyon dolarlık hisse senedi ve 761,10 milyon dolarlık tahvil alımı gerçekleştirdi. Böylece toplamda 1,07 milyar dolarlık TL varlık alımı yaptılar.

-Kur Korumalı Mevduat hesaplarından da 772 milyon dolarlık çıkış yaşandı. Böylece KKM hesaplarının toplam büyüklüğü 68,61 milyar dolara geriledi.

Rakamlar, sadece geçen hafta dolardan TL varlıklara yaklaşık 5,25 milyar dolarlık geçiş yaşandığını gösterdi.

TCMB'NİN SON FAİZ ARTIŞI ETKİLİ OLDU

Merkez Bankasının özellikle mart ayında gerçekleştirdiği son 500 baz puanlık faiz artışının TL varlıkları güçlendirmek için çok daha önemli etkilerinin olduğunu belirten Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu; “Başka aktarım mekanizmaları da orada devreye girdi ve biz, daha önceki 500 baz puanlık artışlardan, daha güçlü bir etki ile karşılaştık. Mevduat faizlerinde yüzde 40’lardan yüzde 50-55’lere doğru yükselişi de burada gördük” dedi.

“TÜFE, BAZ ETKİSİ DIŞINDA DA DÜŞECEK”

Şu anda bütün rolün para politikası tarafından üstlenildiğini de belirten Prof. Dr. Aslanoğlu; “Bunun dışında maliye politikası, beklentiler ve gıda başta olmak diğer yapısal problemlerle ilgili bekleyiş devam ediyor. Baz etkisi yakında devreye girecek ancak gidecek yolumuz uzun. Önümüzdeki süreçte TÜFE’de baz etkisi dışında da bir düşüş olacak. Biraz da ekonomide yavaşlamadan kaynaklı enflasyonda bir gerileme görebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.