Genel Kurul'a Gül ayarı

A -
A +

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM'nin kuruluş yıl dönümü olan 23 Nisan'da özel gündemle toplanan Meclis Genel Kurul Salonu'na geliyor ve cumhurbaşkanlığına ayrılan locadaki koltuğuna oturup Genel Kurul Salonu'nda liderlerin yaptığı konuşmaları izliyor. Cumhurbaşkanı Gül, daha önceki gelişlerinde oturduğu yerden konuşmacıları izlemekte güçlük çekiyormuş. Locanın önündeki cam korkuluğun üzerine yapılmış ahşap aksam Gül'ün tam göz hizasına geliyor ve Cumhurbaşkanı oturduğu yerden kürsüdekini göremiyormuş. Öğrendiğimize göre Cumhurbaşkanı Gül bu durumu Meclis Başkanlığı'na iletmiş. Meclis Başkanlığı da Gül'ün bu isteğini dikkate alıp Genel Kurul'da Gül'ün göz hizasına gelen bölümdeki korkuluğun ahşap aksamını çıkarmış, Gül'ün oturduğu koltuğu da biraz yükseltmiş. Böylece Cumhurbaşkanı Gül de bu yılki 23 Nisan'da liderleri kürsüde konuşma yaparken rahatça görebilmiş...

"Bacı" ve "Bayan Demokrasi"
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın kabinedeki arkadaşlarına hitap şekli zaman zaman gündeme gelmişti. Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a 'Emmi', Çağlayan da Bağış'a 'Yeğen' diye sesleniyormuş. Kabinenin tek kadın bakanı Fatma Şahin'e Egemen Bey, 'Bacım', Zafer Çağlayan ise  'Fato Bacım' diye hitap ediyormuş. Bağış son olarak da Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanlığı da yapan AK Parti İstanbul Milletvekili Nimet Baş'a ilginç bir hitap şekli bulmuş. Bağış, Nimet Hanım'a 'Bayan Demokrasi' diye sesleniyormuş. Bakalım önümüzdeki günlerde Egemen Bey diğer bakan ve milletvekillerine nasıl bir lakap takacak? Doğrusu biz de merak ediyoruz!.. 

Kıssadan hisse
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, her sabah dostlarına güne iyi başlamaları ve yaşadıklarından ders çıkarmaları konusunda ilginç mesajlar gönderiyormuş. Eroğlu'nun son gönderdiği mesaj kendi yaşadığı bir olay mı yoksa bir yerden alıntı mı bilmiyoruz ama mesajın etkileyici olduğunu okuyanlardan öğrendik. Eroğlu'nun mesajında anlattığı hikâye ise şöyle:
Bir gün işten eve dönerken mahalledeki çocukların evimin yanındaki parkta futbol oynadıklarını gördüm ve maçı seyretmeye başladım. Kalenin arkasındaki sıralardan birine oturdum ve yanımdaki çocuğa skoru sordum. Çocuk "4-0 mağlubuz" diye cevapladı gülümseyerek. "Gerçekten mi?" dedim. "Pek moralin bozulmuş gibi görünmüyorsun ama." Çocuk gayet rahat "Niye bozulsun ki moralim?" dedi şaşırmış bir ifadeyle, "Maç daha başlayalı beş dakika oldu..."
Eroğlu bu hikâyeyi anlattıktan sonra hikâyeden çıkaracak dersi de mesaja eklemeyi ihmal etmemiş. Eroğlu'na göre, hiçbir zaman cesaretimiz kırılmamalı. Daha bir işin başındayken başarısız olduğumuzu kabullenmemeliyiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.